Sokağımız...
Hatırlıyorum da;
Küçük bir çocuk idim, Yağmurlu bir bahar gününün ıslaklığında Yağmuru seyrediyordum Dış tarafı damlalarla dolu camın Kuru olan iç tarafında, Şimdi rahmetlik olan babaannemin kucağında… Bir damla yağmur gördüm göz pınarında Tavana baktım gayr-i ihtiyari!.. Tavan mı delindi acaba?... Yağmur damlaları belirdi Babaannemin gözpınarında… Anlattı; dedemin sevgisini yağmur damlalarının ardında Gözbebeklerinde resmi vardı dedemin Gözpınarlarında hasreti yağmur damlası olmuştu Babaannemin… Meğer ki; sokağın en ucuna bakıyormuş Yağmur damlalarıyla gelen bir dev adamın hayaliyle… Camdan kayıp giden damlalara takılmıştı yaşlı gözleri Her damlanın içine bin hayaller katarak… Eski ve daracık sokağımızdan akıp gitti günlerim Her yağmur yağışında ben; Babaannemi düşlerim… Şu sokak; Şu sokak ne güzel insanları konuk etti O eski zamanlarda… Kimisi güle oynaya geçip gitti kara taşların üstünden yürüyerek... Kimisi; Kimisi de ardında bin hatıra bırakıp geçip gitti Omuzlarda; İstemeyerek... Metin Kaya İLHAN Faroz TRABZON |