bu toprakta ne ocaklar söndü de gitti neydi ki o zavallıların günahı
ilmi irfanı içinde çürüttüler insanı nefes bile aldırmadılar şehir eşkıyalığın da sebataycılar kol gezerken nice nice köyler yakıldı köy baskınları caniliğe ibreti alemken kimini kaza süsüyle kefenledik kimini de kavurdular her bir köşesinden yüreğinden figanlar çıkartarak
dem- dem uyku tulumları sunuldu dem- dem zanaat gösterildi eşkıyalık dem- dem sivil toplum örgütü gizlendi çarşaf altına dem- dem kayda alındı ana çığlığı keyifleri için kan kusturuldu şehitlere
tüm ecdadı ceddimiz kör talihe gömdüler naaş olarak azat olurken dönmeler hep tutuldu bu vatanın evlatları prangalar da tutsak
ya rabbim meskeni kabir olan vicdansızlık içinde süründürüldü buz tutturuldu binler bir kurşun atılmadan koyulup da gelindi vatan cepler doldu ati satıldı ezelden
başı tutan ayaklar baş tacı olurken nice başlar çekildi direklere toplatılıp yakıldı tüm değerler Per perişanken evlat silindi ecdat kütüklerinden el insaf ya dedirtmeden
Ya Rabbim kazançtayken savaşlar hep mürekkebe boğuldu vatan millet Sakarya ya koşan gencecik sabilerin naaşları yığındı atinin yönü temelsiz dikildi hiçbir can tahammül edemezken bu enkaza bu millet uyudu
ey bu toprak altını ve üstünü dolduran ecdattın evladı haydi kalk bırak artık inadı eninde sonunda bitirecekler tüm muradı
uyan artık ufkundan çıksın tan vaktin haydi dön özüne artık ve boynu bükük olmasın ilerde çoluğun çocuğun evladın
sakın ha hiç korkma sırtını daya yaratana sarıl inancına tüm ihlasla “Allah-ü Ekber” diyerek Hakk’ın yanın da bu kutsal toprak senin senin sen olduğunu bil ve şehitlerini tanı ey vatan evladı
bu dava ki her bir şehitte yaşanır durmadan ve bekler durur seni o muazzam ecdat gazi yeter artık kefil etmişsin ecdadını ecdat sırtından geçinip tutturursun inadı
bizi tarihte hiçbir kavim kabul etmiyor artık silindi gitti ecdadın o pak izi yolumuz yol değil harami cürufu adeta yatıp kalkıp sayarız gafletimizi
siz durdukça yerlerden nifak göklerden taş yağacak siz durdukça ne mutluluk ne de bahar olacak
o gün bu gündür artık kalkışta uyan artık Üstünden siliniyor milliyet
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
BU TOPRAKLARIN İÇİNDE NE OCAKLARI SÖNDÜRDÜLER... şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
BU TOPRAKLARIN İÇİNDE NE OCAKLARI SÖNDÜRDÜLER... şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Kan uykusunda gibi bu millet.Ayaklarımızın altından toprağımız kayıyor. Uykudan uyanacak değil gibi milliyetçiler. Dediğniz gibi susarsa herkes, ne vatan kalacak ne millet. vatansever yüreğinize bin selam hocam. Selam ve saygılar yetkin kaleme.
Aktörler değişse, zaman geçse bile oyun aynı. Yıllardır devam edip gelen oyuna gelmemek lazım. Ama başa koyduğunuz resim her şeyi anlatıyor. Bu millet hep uykuda bir türlü uyanamadı. Hayırlı Cumalar. Sağlıcakla.
___________________sakın ha hiç korkma sırtını daya yaratana sarıl inancına tüm ihlasla “Allah-ü Ekber” diyerek Hakk’ın yanın da bu kutsal toprak senin senin sen olduğunu bil ve şehitlerini tanı ey vatan evladı
bu dava ki her bir şehitte yaşanır durmadan ve bekler durur seni o muazzam ecdat gazi yeter artık kefil etmişsin ecdadını ecdat sırtından geçinip tutturursun inadı
bizi tarihte hiçbir kavim kabul etmiyor artık silindi gitti ecdadın o pak izi yolumuz yol değil harami cürufu adeta yatıp kalkıp sayarız gafletimizi
siz durdukça yerlerden nifak göklerden taş yağacak siz durdukça ne mutluluk ne de bahar olacak
o gün bu gündür artık kalkışta uyan artık Üstünden siliniyor milliyet
Harika bir fon mizansen resmi, harika şiirinizi , hüzün verem sus işareti ne kadar güzel tamamlamış ve ne denli anlamlı bir mesaj vermiş dost şairim. bazen değil, bir çok zamanlar acı ve de hüzünlüdür gerçekler. Onu da yaşayanlar bilir, yaşamayanlar da gününü - gün ederek, anını değerlendirerek, çok güzel belirtiğiniz, mesajladığınız biçimde, işte öyle hep uyurlar. Çoktan unutuldu Türkün yurdunun işgal edildiği günler. Bizlerden, kardeşimiz, değerli yurttaşlarımız, evlatlarımız diye yetiştirip bağrımıza bastığımız insanların ihanet ve fırsat ehli olduklarını yaşayıp görmedi, bu günün tuzu kuruları. Bizlerde görmedik ama, okuduk, öğrendik, Türk e ve mümine yapılan mezalimlerin kalıntılarını görüp izledik tarifsiz acılar içinde. Babaannemin kız kardeşi Zeynep hala ayaklarının altına on santim kalınlığında keçeler bağlar ve sadece terlik, biçiminde şıpıdıklar giyerdi ayağına. Merak edip uyuduğu bir zamanda ayaklarının altına baktım; kağıt kadar beyaz kemiklerini gördüm. Babaanneme nedenini sorduğum da, fıransız askerlerinin ve ermeni çetelerinin, her ikisini de ateş korları üzerinde yürütmüşler, altınlarının yerlerini öğrenmek için. Savaş ve mütareke zamanlarının acı izleriydi bunlar. " Ah evladım, daha bunlar ne ki" der, hıçkıra, hıçkıra ağlardı babaannem. Biraz tarih okusa insanlarımız; ille de geçmişin acılarını atalarımız gibi hissedip yaşasınlar istemeyiz elbette. Düşmanlığı, kin ve öfkeleri de körükleyip teşfik etmeyiz.... ama başkaları da düşünsün, körü - körüne inanıp sürdürmesinler düşmanlıkları ihanetleri. Müminin kitabında ihanetler, kin ve öfke ile fırsat kollamalar, intikam hissi ve öc alma duygusu gibi hiç bir olgu yer almaz ve yazmaz. Okumuş, kendini egemen aydın ve güç sayanlar da bunu anlamış olmalıydılar. Gerçekten çok yazık oluyor bu ülkeye, içimi çok acı kaplıyor, sisler içinde kalıyorum nemli gözlerle. Bunun Bir "YARATAN KADERİ VE TAKTİRİ" olmadığını da biliyorum. Yine olabildiğince hüzünlendirdi derin düşüncelere saldı bu bu değerli ve anlamlı çalışmanızda değerli dost Sayın ATMACA. Sonsuz sevgilerimle selamlayıp kutluyorum sizi. Kemal Polat
sakın ha hiç korkma sırtını daya yaratana sarıl inancına tüm ihlasla “Allah-ü Ekber” diyerek Hakk’ın yanın da bu kutsal toprak senin senin sen olduğunu bil ve şehitlerini tanı ey vatan evladı
bu dava ki her bir şehitte yaşanır durmadan ve bekler durur seni o muazzam ecdat gazi yeter artık kefil etmişsin ecdadını ecdat sırtından geçinip tutturursun inadı
bizi tarihte hiçbir kavim kabul etmiyor artık silindi gitti ecdadın o pak izi yolumuz yol değil harami cürufu adeta yatıp kalkıp sayarız gafletimizi
siz durdukça yerlerden nifak göklerden taş yağacak siz durdukça ne mutluluk ne de bahar olacak
o gün bu gündür artık kalkışta uyan artık Üstünden siliniyor milliyet
bu gidişle ne zilliyet kalır ne de bir illiyet…
Kaleminizi kutluyorum halimizi çok güzel yazmışsın var olunuz selamlar.............
Bir şey olmalı diyorum, bu milleti ayağa kaldıracak. Başta inanacağı bir önder ve elini masaya vuran kendini dinleten bir muhalefet. Atatürk ilke ve devrimlerini uygulayacak. Ve milleti derin uykusundan uyandıracak!
tebrikler, şiir gerçekçiydi, hali durumumuzu anlattı.
Selâm ve saygılar dost..
glenay tarafından 4/24/2014 9:58:10 PM zamanında düzenlenmiştir.
dem- dem uyku tulumları sunuldu dem- dem zanaat gösterildi eşkıyalık dem- dem sivil toplum örgütü gizlendi çarşaf altına dem- dem kayda alındı ana çığlığı keyifleri için kan kusturuldu şehitlere
Mükemmel bir şiir olmuş Yüreğinize gönlünüze sağlık Ağabey selam ve saygılarım çokca
Uykudan uyanacak değil gibi milliyetçiler.
Dediğniz gibi susarsa herkes, ne vatan kalacak ne millet.
vatansever yüreğinize bin selam hocam.
Selam ve saygılar yetkin kaleme.