BOZUK TÜRKÇE BOZUK ŞİİR
Kal geldi hallerinden lisanlarını dinledikçe.
Ne oluyoruz falan olduk,koptuk hep dinledikçe. ’Yarayan bir kanamız oldu’berbat Türkçeleri, Yazığım geldi hep dinledikçe... Not:Prof.Dr.Oktay Sinanoğlu’nun Türkçe mücadelesi için yazılmıştır. |
Karamanoğlu Mehmet Bey'i arıyorum.
Göreniniz, bileniniz, Duyanınız var mı?
Bir ferman yayınlamıştı:
"Bu günden sonra, divanda, dergâhta,Bârgâhta, mecliste, meydanda
Türkçe'den başka dil konuşulmaya" diye
Hatırlayanınız var mı?
Dolanın yurdun dört bir yanını,
Çarşıyı, pazarı, köyü, şehri, Fermana uyanınız var mı?
Nutkum tutuldu, şasırdım merak ettim,
Dolandığımız yerlerdeki Türkçe olmayan isimlere,
Gördüklerine, duyduklarına üzüleniniz var mı?
Tanıtımın "demo", sunucunun "spiker",
Gösteri adamının "showmen", Radyo sunucusunun "diskjokey",
Hanım ağanın, "firstlady" olduğuna
Şaşıranınız var mı?
Dükkânın "store", bakkalın "market", torbanın "poşet",
Mağazanın "süper", "hiper", "gross market",
Ucuzluğun, "damping" olduğuna
Kananınız var mı?
İlan tahtasının "billboard", sayı tablosunun "skorboard",
Bilgi alışının "brifing", bildirgenin "deklarasyon",
Merakın, uğrasın "hobby" olduğuna
Güleniniz var mı?
Bırakın eli, özün bile seyrek uğradığı,
Beldelerin girişinde"welcome" çıkışında "goodbye" Okuyanınız var mı?
Korumanın, muhafızın, "body guard",
Sanat ve meslek pirlerinin "duayen",
İtibarın, saygınlığın,"prestij" olduğunu
Bileniniz var mı?
Sekinin, alanın "platform", merkezin "center", Büyüğün "mega", küçüğün "mikro", sonun "final",
Özlemin hasretin, "nostalji" olduğunu
Öğreneniniz var mı?
İş hanımızın "plaza", bedestenimizin "galeria",
Sergi yerlerimizi, "center room", "show room",
Büyük şehirlerimizi, "mega kent" diye
Gezeniniz var mı?
Yol üstü lokantamızın "fast food", Yemek çeşitlerimizin "menü",
Hesabını, "adisyon" diye
Ödeyeniniz var mı?
İki katlı evinizi "dubleks", Üç katlı komşu evini "tripleks",
Köşklerimizi "villa", eşiğimizi "antre", Bahçe çiçeklerini "flora" diye
Koklayanınız var mı?
Sevimlinin "sempatik", sevimsizin "antipatik", Vurguncunun "spekülatör", eşkıyanın "mafya", Desteğe, bilemediniz koltuk çıkmağa, "sponsorluk"
Diyeniniz var mı?
Mesireyi, kır gezisini "picnic",
Bilgisayarı "computer", hava yastığını "air bag", Eh pek olasıcalar, oluru, pekalayı, "okey" diye
Konuşanınız var mı?
Çarpıcı önemli haberler, "flash haber", Yaşa, varol sevinçleri, "oley oley", Yıldızları, "star" diye
Seyredeniniz var mı?
Virvirik dağının tepesindeki köyde,
"Cafe show" levhasının altında,
Acının da acısı
Kahve içeniniz var mı?
Toprağımızı, bayrağımızı,
İnancımızı çaldırmayalım derken,
Dilimizin çalındığına, talan edildiğine,
Özün el diline özendiğine,
İçi yananınız var mı?
Masallarımızı, tekerlemelerimizi,
Ata sözlerimizi unuttuk,
Şarkılarımızı, Türkülerimizi,
Ninnilerimizi kaybettik,
Türkçe'miz elden gidiyor,
Dizini döveniniz var mı?
Karamanoğlu Mehmet Bey'i arıyorum,
Göreniniz, bileniniz,
Duyanınız var mı?
Bir ferman yayınlamıştı ...
Hayal meyal hatırlayıp da,
Sahip çıkanınız var mı ?
YUSUF YANÇ
Dilimize dolayısıyla "Biz" e sahip çıkalım. Duyarlılığınız için tebrikler. Selam ve dua ile...