Gönül
Aşkın ataşına giren elemde
Pişsen pişireni pişirme gönül Hasım tuzakta çok devri âlemde Düşsen düşüreni düşürme gönül Kullara imtihan yazılır elbet Yar çilesi çeken üzülür elbet Aklın mizanında bozulur elbet Şaşsan şaşıranı şaşırma gönül Maziye bırakıp mutlu çağları Arkanda koyarak hasta sağları Yola revan olup yüce dağları Aşsan aşıranı aşırma gönül Nuran’ım kul beşer sevdi mi düşer Kınama düşeni perişan yaşar Ah dedikçe elbet gözeler taşar Taşsan taşıranı taşırma gönül |