ÇANAKKALE DESTANI
Nasıl anlatılır nasıl yazılır
Bir şanlı destan var Çanakkale’de Eksik söylerim de belki üzülür Nice kahraman var Çanakkale’de İşte budur gerçek aşkın manası Sevdiğinden haber bekler sunası Bir kuzuya kına yakmış anası Her evden kurban var Çanakkale’de Yaralı arslanı boğmaya gelmiş Etinden tırnağı sağmaya gelmiş Dağları başına yığmaya gelmiş Koca bir cihan var Çanakkale’de Gökler kara duman toprak kırmızı Çırpınır ay yıldız bayrak kırmızı Güller açmış yaprak yaprak kırmızı Bir kutlu bostan var Çanakkale’de Cennet-i âlâ’dan gelmiş izinler Son çağrıyı yapıyor müezzinler Melekler saf tutmuş bu sesi dinler Seherde ezan var Çanakkale’de Çeşmeler akmıyor dolu kırba yok Kazan kaynamamış tasta çorba yok Ayakta potin yok üstte urba yok Yokluk var buhran var Çanakkale’de Mehmet’in tüfeği taşa dayalı Koynunda bir çevre iğne oyalı Bakıp durur masum gözler hülyalı Vuslat var hicran var Çanakkale’de Onlar bu vatanın taze gülleri Tetik çeker kalem tutan elleri Tekbir alır tevhid okur dilleri Bir nesl-i irfan var Çanakkale’de Düşman atış menziline giriyor Seyit son mermiyi topa sürüyor Bir korkulu rüya sona eriyor Azim var iman var Çanakkale’de Nerede bir mazlum kalınca darda Hızır hazır olup gelirmiş orda Yetişti bir nusret bu aziz yurda Rahmet-i Rahman var Çanakkale’de Melekler gıptayla bakar bu hale Canlar sebil olmuş nazlı hilale Layıktır milletim bu istiklale Hadim-i Kur’an var Çanakkale’de Bu destan alemin bildiği gibi Aynı hakikattir olduğu gibi Gelenler gittiler geldiği gibi Tarihe nişan var Çanakkale’de Doğudan batıya burda gör beni Kefenim yok gömleğime sar beni El ne bilsin şu toprağa sor beni Maşeri vicdan var Çanakkale’de Boğazın suları sahili yıkar Her bahar gelende çiçekler çıkar Nerenin gülleri böyle hoş kokar Cennet’e bürhan var Çanakkale’de |