AŞK HİKAYESİ
Uzun hikâye benimki
Bir dokunsan bin ah işitirsin Alevlenen bir aşkın hikâyesi… Nasıl anlatayım bilmem ki Kelimeler boğazıma düğümlendi Can kulağı ile dinlemeli Bir nebze olsun anlayabilmek için Arif olanın da anlayamayacağı türden… Bir bakışın neler anlatabileceğinden mi başlasam Tomurcuğa duran bir sevdanın açılışından mı? Her neyse… Gözlerim gözlerine ermişti bir an Gözlerim gözlerinde vermişti bir can Aklım durmuştu; bakışlarında erimiştim Kanım kaynamış, içim içime sığmaz olmuştu Belki de akıntıya kürek çekmenin besmelesiydi bu Oturduğu dalı kesip hayattan düşüşün başlangıcıydı Belki de alnımın kara yazısını kendim yazıyordum Adı neydi bunun? Eskiden ‘Aşk’ derlerdi İlahi, beşeri, platonik aşk; rezil eden, vezir eden aşk... Benimki böyle bir şey miydi? Bilmiyorum; belki de çıkmaz sokak Gözlerim buğuluydu Beni unutup senleri ezberlediğim tarifsiz bir muammaydı Gözleri nergis, Gözleri Hacerü’l Esved Her mevsim bir başkaydı gözleri Elleri zambak Elleri kardelenler gibiydi Elleri, denizi öper gibiydi Gülünce yüzünde güller açardı İçim ürperirdi, bakışlarım donup kalırdı Gülerdi Gönül sızım dinerdi Ahular ırmaklara inerdi Gülerdi Bakışında serçeler kanat çırpar Cellâtlar merhamete gelirdi Gülerdi Aklımı alırdı Bağbozumu yaşardım Gülerdi; Belkıs tahtından olurdu Gülerdi; Mecnun Leyla’sını bulurdu Gülerdi; göller kurur, saraylar yıkılırdı Gülerdi; Aşk ve güzellik tanrıçası ölürdü Bir kerecik olsun bakmazdı Her seferinde hayallerim suya düşerdi Acısı içime çökerdi Ama yine de onu seyretmek güzeldi Bahtım, ışıklar saçan gözlerinden karaydı Aşkı kalbimde açan onulmaz bir yaraydı Aşk yaydan çıkmıştı bir kere Can evini bulmuştum can pazarında Can evimden vurmuştu can pazarında Can çekişiyordum Ne bıçak kemiğe dayanıyordu Ne de fazla naz âşık usandırıyordu Çok uzaktım; aklıma bile gelmiyordu Çünkü Seviyordum; seviyordum Ve nihayet Gözleri gözlerime doğmuştu Canımın içi Can simidim Cankuşum El emeği göz nuru heybeme hayat doldu Benliğim eriyip de ona seyahat oldu Bu aşk yorgunu soldu Defterlerden silindi Ayrıldı et tırnaktan Kaderlerden bilindi Bu meşk yorgunu öldü Aşkın kalbine gömüldü Çünkü o benim gülümdü Çünkü bakışları benim için ölümdü (İÇİME GÜL DAMLADI adlı kitabımdan) |