KÜTAHYADA
Her tarafta şırıl şırıl
Çeşmelerin akışı var Allı morlu turkuazlı Çinilerin nakışı var Desen desen porseleni Mutlu eder her alanı Ne söyleyem ki yalanı Hıdırlığın yokuşu var Sıcak sulu kaplıcalar Dertlilere deva salar Yüreklere sevda dolar Nergis reyhan kokusu var Yellicede sultanbağda Çal tepede türkmen dağda Yaz kış bahar her bir çağda Kekliklerin sekişi var Tülbent takmış baş üstüne İnci dizmiş döş üstüne Hilal gibi kaş üstüne Zülüfünü döküşü var Hem eğmirli hem bin dallı Hem mor olur hemde allı Hem cepkenli hemde şallı Yarin sırma takışı var Atam sende vatan kurdu Oldun artık türkün yurdu Altı asır hüküm sürdü Osmanlının çıkışı var Çöküyordu yurt temelim Kurtuluştu tek emelim Zafertepede Kemalin Şimşek gibi çakışı var Kömür gümüş bir de bor,un Vişne kiraz elma narın Tül ardından yare yarin Gizli gizli bakışı var Cevher dolu dört bir yanın Yurdu aştı senin şanın Seni seven Arıkanın Yüreğini yakışı var |