Veda günü geldi..
Zaman tüneline girsem,
Ekose şortlu kız olsan incecik, narin, masum Yanakları al al, saçları bisiklet tepesinde rüzgârla dağılan, Karışan umuda pedal çevirsem, Etrafıma gülümseyen tatlı cadı olsan. Ya da koşsam denize, kulaç atsam mutluluğa Dalıp dalıp kum çıkarsam derinlerden Elimden süzülürken suyla birlikte kumlar Kahkaha atsam çocukça Sahi, nasıl kahkaha atılırdı, unuttum biliyor musun? Sen hatırlatırsın sanmıştım, yanılmışım. Son tebessümümü yüzümde soldurduğunda anladım bunu, Gülmeye hakkım yok benim O zamanlar, kızgın kumlar ve güneş yaktığında beni, Deniz serinletirdi buz gibi sularına sığınırdım Kış bile olsa, ne zaman bunalsam, kıyısına koşardım, Huzur bulduğum tek yerdi deniz. Şimdi ise alev alev yanan kalbimi, deniz bile söndüremiyor Su da ateş kalır mı yanıyor işte Ne yağmur, ne deniz, ne de gözyaşlarım söndüremiyor Deniz eski deniz, ben yine sahildeyim huzur yok Hüznüme hüzün, acıma acı katıyor sanki deniz. Gözlerimden süzülen yaşlar karışıyor denize Limandaki martılar çığlık çığlığa, İçimden bir ses onlarla birlikte bağır diyor Susuyorum Yine sözümü tutamadım Ağlıyorum ama bu son biliyor musun? Veda günü geldi gözyaşlarıma da sana da… Sami Arlan.. |