Sensizliğin ertesi
ne çok düşündüm seni
ne çokta akşam akşam akşam mı dedim ? evet akşam tuhaf bir hüznün hiç durmaksızın insanı boğazladığı ölüm geldi aklıma bak şimdi incin top koştururken kocaman bir salonda sonsuzluk mu dedim yoksa duvarda asılı duran resimleri alaya alırmış gibi hiç huyum değildir oysa ne çok düşündüm seni ne çokta akşam akşam bak hiç kimsecikler yok birbiri ardına sıralanmış çarpık kentlerden başka mavi bir uçurtma gibiydi oysa ağzın konuşunca, aklım uçsuz bucaksız bir gök çizmekten alıkoyamıyordu kendini |