Bir Yusuf Düştü Yüreğime...
Bir Yusuf düştü yüreğime,
Kapkaranlık kuyuda kıvranan Yakup’un oğlu gibi Bir yusuf düştü ıssız yarınlarıma Karanlık günlerime... Gözlerim semada bir buluta takıldı Oysa bulut, Yusuf kadar uzaklardaydı Ben günahkarım Züleyha gibi; Suskunluğun adını arayışımın adını yusuf koydum Sonra "aşk"dedim Yusuf’a Elimi uzattığımda Yusufla bağlandım bir haykırışa Haykırış ki;Allah dedi korkuyla Nefsini Rabbine emanet etti... İçime ışık saldı Yusufum Damla değil derya oldu gözyaşlarım Yüreğimi yıkadım o ummanda Ben züleyhaydım; "aşk"ın adını Yusuf koydum Yusufumda Mevlamı buldum Karanlıklara ittim onu Kör zindanlarda zifiri karanlığına umut oldum . Hem yandım aşk ateşiyle,hem yaktım pervasızca O aşkın ateşiyle ısıttım üşüyen ellerimi Titrek bakışlarımla aradım yusufumu Vuslattan gayrısı yalandı bana Ve firakıyla yitirdim gururumu Güzeliğin cüz’ünü cennete bıraktım İstediğim Yusuftu ,onu kazandım Hakk’ı aradım Yusufumda Muhemmedi nuru buldum alnında İstediğim Yusuf’tu, Uykulardan uyandım Yusufu buldum Rüyalarda cemali, ışıklarda çatık kaşları yaktı benliğimi, Yusuf kaçtı ben ağladım Ağladıkça yaşlandım Umutsuz bir divaneyi hatırlatıyordu güzeller güzeli dedikleri Öyle yakolay değildi Aşkına yandığım Yusuf’un yokluğunada alışmak gerekti Vuslattı bunca ağlamanın sonu Kavuşmaktı, Muhammedi nurunda Yusufun , Mevla’yı bulmaktı Şimdi sende sıra Ağlama Yusuf’um, Suskunluğunda gizle gözyaşlarını Deme kimselere için yakan Züleyha’nın adını Aşkın adını Züleyha koy da ben gibi Kimselere kaptırma aşkla dolu yüreğini Ben aşkın adını Yusuf koydum Uzaklarda bir yerlerde adını duydum, Gül yüzünü gördüm görmeden önce onu Ben aşkın adını Yusuf koydum Yusufuma koşarken, Mevlaya vardım... |