Kaçıncı Mektubum Usta
Bilmem bu kaçıncı mektubum sana
Ölem demeyinen olmuyor usta Yol yarıyı geçti bittim baksana Nedense hiç yüzüm gülmüyor usta Dert kağnısı çektim huzura muhtaç Dünyaya güvenmem onun karnı aç Ne yazar başlarda olsam zümrüt taç Gidenler geriye gelmiyor usta Yine efkar bastı şu sol yanımı Kırka böldürdüler birtek canımı Kaç defadır değişirler kanımı Doktorlar da birşey bilmiyor usta Ölüm değil elbet korkutan bizi Neyise yaşanır alında yazı Hak diye çaldım hep döşteki sazı Ondan gayrı birşey kalmıyor usta Oysa ki benzerdim gonca güllere Kanser girdi döndürdü bak kellere Yar deyip sarıldım gitti ellere Kader kapımızı çalmıyor usta Keramet kılda mı geldi saçlarım Ne kaderi ne de yari suçlarım Bitmez oldu keşkelerim hiçlerim Testi kırılınca dolmuyor usta Kul Garib’im belli zaten adımdan Zehir tadı aldım her bir yudumdan Umut eylemedim ben miyadımdan Burda taş yerini bulmuyor usta Emine Çerçi |
Heyecanla şiirin hikayesini aradım.korktum doğrusu.Mevlam selamet versin cümleye.