Altmış Altıncının Son Baharıİsyanlarda altmış altıncı Niyeydi bu çaresizlik Niyeydi bu imtihanlar Bekareti Mamak çöplüğünde kalmış gibi Farkında yanlızlığının Elini uzatsa bir bedene Kimse görmeyecekmiş gibi Adımları ondan sert böylesine Ondan bu siyahı kıskandıran saçlarına dahi sözünün geçmeyişi Yüreğindeki yük değil böylesine kanburlaştıran Mecali kalmamış yaşamaya İsyanlarda altmış altıncı Bu hoyrat sonbahar üstüne üstüne gelse de Yürür inadına Etraftakilerin anlamsız bakışları umurunda mı O altmış beş kişinin atladığı uçuruma yürüyecekse kim mani olabilir Köşe de gördüğü kara kedi mi Felaket haberini vermek için geç kalmış sanki Zira sonbahar çoktan getirdi sonunu Çıkar en tepelere altmış altıncı Göğsünü yırtsa da kasırga umurunda mı Bildiği bu diyarda çare yoksa Bilinmezliğe uçmalı Kim bilir belki de yıllardır görmediği şefkati ölüm gösterecekti ona Gelir sınıra altmış altıncı Arkasına son bir bakış atar Son bir nefes alır Son bir gözyaşı damlar yanaklarından Son bir adım atar bilinmez diyarlara giden Geriye üçüncü sayfada bir kare "Altmış altıncının son baharı" |