ABICA !Bu sessizlik hayra alamet değil, Köyde nöbete mi kaldın abıca..? Şehirler kaynıyor, selamet değil, Yine düşünceye daldın abıca.. Bizim adresimiz Kocakavak’tı, Yıllarca herkesin ardından baktı, Leylekleri garib, öksüz bıraktı, O çökerken sende soldun abıca.. Güdü’nün nazarı urgan kırardı, Hakvedi güreşe ayı arardı, Yapılan şakalar akla yarardı, Çömleğin dibini deldin abıca.. Çocuklara şeker, kuşlara darı, Ayvası güler mi, ağlar mı narı, ? Hani nerde eski cuma pazarı, ? Heybende ne var ne aldın abıca.. ? Peynirin, yoğurdun hazırı varmış ! Tereyağı damarları tıkarmış,! Ne çıkarsa yumurtadan çıkarmış, ! Tavukları boşa yoldun abıca... Pınar suyu içer, kuzu yerlerdi, Alınları buram buram terlerdi, ‘Üre oğlum inat etme’ derlerdi, Niye acı acı güldün abıca..? Serta kendine has, keskin bıçaktı, Deli Bayram dedem herkese çaktı, Hayta’nın pilavı salkım saçaktı, Kaşığı hayale çaldın abıca.. Mihneti çekilmez köşkün, sarayın, Sofrayı kur ortasına hanayın, Tarhana çorbası, bir demli çayın, Gönlünün sultanı oldun abıca...? Sırra kadem bastı sarı kamyonlar, Çobansız dağlara küstü koyunlar, Bize özgü oyuncaklar, oyunlar, Hepsini meçhule saldın abıca.. Evler üzgün, kapı-baca pas tutmuş, Hayırsıza, vefasıza yas tutmuş, Heyhat, yıllar sonra gelen tabutmuş, Kimleri defterden sildin abıca..? Bir hasret ki, çıra gibi yanmışsın, Oğlunu, kızını her dem anmışsın, Yapayalnız sıladayım sanmışsın, Gurbeti yanında buldun abıca... Sevginin, saygının mektebi vardı, Düğünün, derneğin edebi vardı, Büyük bir şey derse sebebi vardı, Zamaneden bıktın, yıldın abıca.. Ömrünü savurdun harmanda güzün, Gündüzler lal olmuş, geceler uzun, Akranın, ahbabın, yoldaşın hüzün, Gerçek dost Allah’ı bildin abıca.. Yaslandığın değerlerin sağlamdı, Hanımlar Osmanlı, beyler adamdı, Sadelik içinde ne ihtişamdı, Halimiza bakıp, doldun abıca.. Soyumuz Oğuz’dan, boyumuz Kınık, Çift başlı kartalız, tarihler tanık, Yüreğin nergize, çiğdeme yanık, Yaylalarda esen yeldin abıca... Uzaktan uzağa hasbihal ettik, Dertliymişiz, dere-tepe düz gittik, Dimdik ayaktayız sanma ki yittik, Kalemime safa geldin abıca... Servet YÜKSEL |