Nal Sesleri
Masallarda bile boğuluyor boynu muskalı çocuklar
Uzanmıyor ellerim Duymuyorum artık iç sesimi oysa sağır değilim Ne varsa içimde şekilsiz kalıplara döküyorum Anında eritiyor Nasıl da küllenmiş mangal yüreğim Fal bakasım var, usta olmasam da yalan zanaatında Yirmibeş saat açık düş dükkanları artık Yaprakları hiç koparılmamış takvimler satıyor Alasım var, amma velakin korkuyorum Aynaları kırsam, resimleri yaksam Vahşi hayvanları sürsem hatıralara Anlamsız sözlerimi pazara çıkarsam Anlamlı tacirler alsa, anlam yüklese Büyüyünce şiir olsalar Amma velakin korkuyorum Şairinin başını yer... Tek ayaklı köprülerden geçiyorum ömrümü Hazırım ıslanmaya suyun haberi olmasada Oysa, Diken üstünde bıçak sırtında gibiyim Kadınlığıma değil Analığıma hiç değil Köz üstünde sukutuma kızgınlığım Bir de nal seslerine |
Kadınlığıma değil
Analığıma hiç değil
Köz üstünde sukutuma kızgınlığım
Sükut ettiren nazenin bir eserdi....