^^^^ESKİDEN^^^^
Hüznün nağmeleri sürgün şimdi içimde
Tükenmeyen yollar yolcuya hasret kalıyor Eski uzun mesafeler kaybolmuyor Tam düze çıkarken/bir sur dikiliyor Farkında olduklarım kadar olmadıklarımdı İzini sürdüğümün bitkin yorgunluklarım Unutmaktan korkar hasret türküleri dilimde Bilmem kaç kez okudum bu mektubu kendi elimle Savrulan hikayenin boynu bükük yanı benimsin Hüznün hasretlerine açılan bir tüneldi sanki Gittikce kıvrılan içinde/buruk tebessümler Annem okşardı başımı mesela/hiç belli etmezdi üzüntülerini Bu şehre ait olma hissine sahip tabiatı vardı sözlerinde Kuvvetli muhabbet bağı/gündelik konuşmalara kalmıştı Müstesna cümleler el yazısıyla yazılmış/hikayeler kadardı Umarsız çehreyle karşılayan şehrin soğuk yolları Dinlemekten usanmadığım hikayeler eskiden kalandı Yaramı derinleştiren ayrılık hasretleri içimde Ufkun eteklerinden salınan akşam güneşi Beklenen mektup gibi güne düşüyor. |
Bir akşam üstü ufuk kızılında....geceye dönmeye yüz sürmüşken vakit...en çok insanları yalnızlığına biat ettiren, en çok ruhun enginlerine seyrü sefer eyleyen vakitlerdir...Bir koşturmadır ...gün bitmektedir artık...ışıklar usul usul yanmaya başlar, elinde ekmek alıp işten dönen babalar, anneler, sokaklarda hadi yavrum gir içeri sesleri yankılanırken...Balkonundan ufku seyre dalıp yalnızlığına ve geçmişine yanan kadar eline o mektubu alıp okuyan var mıdır dünya da...Bir geceye daha merhaba derken özlediklerimizden ayrı yine...hep yine...
Ufkun kızıllığına yazdım şiirin dizelerin.Özlemi, en çok babamı hatırlatan sesiyle...
Gönülden kutlarım yetkin dizelerinizi ve şiir yüreğinizi ....her zaman ki gibi çok güzeldi...nerelere nerelere götürdü bir bilseniz...