YOLYola çıksam bir sabah, eserken badı saba. Dolaşsam, ülke şehir, nice köy ve kasaba, Bir kuşun kanadında taşısam umutları, Açıversem dünyaya, Gazze’de hudutları. Savaş, kan ve gözyaşı kâbus olmaktan çıksın. Lüksün sarhoşluğundan Müslümanlar ayıksın. Bombaların yerine kır çiçekleri açsın. Ey Afganın dağları, bu sevdaya muhtaçsın. Özgürlüğe muhtaçsın, yıllar var ki toprağın, Kan damlıyor özünden, yanan kuru yaprağın. Afrika rüzgârında kavruldu, ruhum, tenim. Açlıkla boğuşandan selam getiren benim. Tek dişli medeniyet baksın, görsün, utansın. Sömürgeci ruhunla kaç devleti yutansın. Üç denizin ötesi medeniyet adına, Yaktı, yıktı Irak’ı, bak erdi muradına. Dünyanın her yerine, eyledim seyrüsefer. Adalete muhtaçtır yaşayan her bir nefer. Tüm biladı İslam’da fitne uyandırılmış. Yüreği temiz olan Müslüman kandırılmış. Sen, ben kavgası var ya, birlik, dirlik bozulmuş. Sırça köşkün içinde mutluluğu kim bulmuş. Rüzgârın kanadında yolun sonuna vardım. Vatanımdan ayırma diye Rabbe yalvardım. Ta ezelden bu toprak bize kılınmış vatan. Ana toprak, biz evlat ayırmasın yaratan. Boğaz harbinde şehit, Kürd’ü, Laz’ı, Çerkez’i. Yaşanılan her belde, bu milletin merkezi. Yan yana şehit düşmüş ikimizin dedesi. Bu ihtilaf nedendir, söyle bu neyin nesi. Can cana yaşayalım, can cana ölelim biz. Aynı yolun yolcusu değil miyiz hepimiz. Ülkeler ve şehirler insan gibi yaşlanır. Kimine gül dikerler, kimileri taşlanır. Tarih ne söyler bize neler, neler anlatır. Bir dönemi kapatır yenisini başlatır. Her yerin güzelliği, tarihi kendine has. Koruyalım da kalsın, en son insana miras. Yollar yolcusuz kalmaz, her yol bir yolcu taşır. Yollar ebede gider, yollar Rabbe ulaşır. 20/12/2010 Yaşar TAŞKESEN |