İNSAN ÖLÜLERİ YOL ALIRGecenin uzunluğuna aldırış etmeden geçer gece trenleri Rayların üzerinde umursamaz hayat İstasyonda insan ölüleri Bir demli çay sıcaklığı kadar yakın birbirine sandalyeler Beklerler gidecekleri yerleri, istasyonda insan ölüleri. Köy geceleri inle cin yarışta istasyon duraklarında Havada aşk kokusu kan kokusuna müptela Zamanla yarışta cesetler Yürekleri delik deşik, ağızlardan sızana aldırış etmeden İstasyonda insan ölüleri. Bu sessizlik çıldırtır insanı Çığlıklara gebe bu sessizlik Herşeyin yok oluşu gibi Zamanında yok oluşunu izler ölüler istasyonda Alt alta, yan yana, koyun koyuna cesetler Kimbilir nerden geldiler, nereye gidecekler. Hepsine bir hikaye düzmüştür düzen Hiçbiri konuşmaz bir diğer yanındakiyle, Alçakgönüllü ve ketum İstasyonda insan ölüleri. Bende mi karışsam aralarına Toprağa yüzümü sürüp, kırkım çıkmadan toprağa kavuşsam mı bende. Düzenin düzdüğü hikayelerle birlikte insan ölülerine Gideceğim yer uzun değil Kıvrılıveririm herhangi bir vagondaki, herhangi bir konpartmandaki, herhangi bir koltuğa. Sesim çıkmaz Ölü değil miyim bende en nihayetinde İstasyondaki gibi insan ölüleriyle. Yükselen düdük sesiyle, Hareketlenir cesetlerdeki cansızlık. Biner ölü ya da kemik vagonlara Geçerler koltuklara birbirini ezercesine insan ölüleri İstasyonda ne ölü kalıntısı ne ölü sessizliği İnsan ölüleri yol alır Bir istasyondan bir başka istasyona, ölüm sessizliğini yaymaya..! Diz_Kapak |
az evrisede şiir ilk aklıma düşenler
kutlarım usta