Hayıflanmayınız, hüznü kalbinizde kabartmayınız…Siz Münevver Bir insansınız Sabrı ve kanaati Yakından tanıyan cansınız Nice çile ve cefalara Göğüs germiş sadakatsiniz, Ecre koşan hicransınız Biliyorum hissiyatınız kabarmış, Hasret yine kalbinizde Hüzün kapılarını aralamış, Serzenişiniz çok yakından geliyor, anlaşılansınız Fakat Onca sevgiliyi Ve candan ilerinin Yüreğimizden çıkmayan Her vakit ağlatan özlemi ve firkati Nefsimizden öte gördüğümüz, Uğruna feda olmak için Niyaz ettiğimiz hakikati Tefekkür ettikçe ve bir parçamızın İrfan ve umut için bir diyara gitmesi Niçin böyle hüzünlendirir Evet, Bilerek Sureti irade dersiniz Vasıf ve sıfat olarak sualler içinde Ayet ve hadislerden kal edersiniz İtminan haliniz için Ne kadar zarif ve naiflik içinde Hizmet etmeye amadesiniz Niçin huzur ve sürur içinde değilsiniz, Gam ve kedere geçit verirsiniz, Ziyadesiyle hissiyatınızı zedelemeyiniz derim Siz ki Edebi ve Dini çalışmalarınızda Kalbi hassasiyeti rikkat ölçüsünde Vurgulayan nefessiniz Cehti ve azmi kulluk noktasında Ve ihsan farkıyla Hasredilmesini öğütlersiniz Bunca iletişim aracı Teknolojik imkânlar varken Ve sanki her vakit Yanınızdaymış gibi görüşürken, Niçin gam eder ve hasreti zikredersiniz Mustafa CİLASUN |