Dön...beynimin içine işliyor yokluğunun akla hayale sığmayan çığlıkları iki göz evim yıkılıyor üstüme ve bir hançer saplanıyor paslı... kanıma terliyor uykularımın sen yanan kısım kısım sancıları, bir nefes alışı kadar ölümlü, ve bir ruh kaçışı gibi ayrılıyor dilimden damağıma zerh edilen mey kadehleri... sonra arsız bir sevişmedir iliklerimden çekilen, kağıt beyazı tenime kalemden süzülen.... kifayetsiz bir yetiye sahip diş etlerim, patolojik bulgusu verem, ben kendimi sensizliğe veremem, ve bir namlu gibi uzanır yüreğime kurşunun geçiş güzergahı... öpemem elindeki azmettirilmiş bensizliği, yıkarım naaşımı kefensiz giderim belki... şimdi mi? bir avuç toprağım doldursun ellerinin içini, gittin mi? dön, kendine beddua ede ede geri... erkan ulusoy... 10:55 06.09.2013 |