Sandalcı
Yorgun bir sandalcı gibiydi hikayem, sensizliğin içinde kayık çekiyor vede hiç durmadan yol gidiyordum. Sonsuzluğun içindeymişcesine Çok yorgundu kalemim seni anlatmaya ne kalem yazmak istiyordu seni nede kağıt yazdırmak. Ama hiç üşenmedim seni anlatmaya kağıtlarım orman oldu kalemim ise okyanus her gün seni anlattım yüreğime bitkin düştü. Ama kayıkcı hiç bıkarmıydı suda kayık çekmekten bende seni anlatmaya bıkamadım işte her gün biraz daha ölüyor gibiydim her gün biraz daha yaşlanıyordum.
Seni sevmekte böyle bir şey işte.. - Buğra Aydın. |