Ne Desem, Can Versem, Yolunda Ölsem…Yar… Ne tefekkür etmeyi Ne düşlerinin gölgesinde serinlemeyi Ne Hayatımızın Vazgeçilmezi, Ne nefsimizin geçit verdiği Lisan en zikredildiği, kalben hatıra geldiği, Emaneten Dillendirildiği sireti Aklımızın ve izanımızın, Azmimizin ve kalbimizin Vicdanı yapılmadığı müddetçe kederdi Ne söylerdi Neleri öncelerdi, Nelerde dikkat çekerdi Sevgi ve şefkat konusunda Niçin seferberdi, niye esirgendi Tefrika ve asabiyeti Ayaklarımın altına alıyorum dedi, Kimler sahiplendi, el emindi, emanet edilen Ulvi bir nefesti, her vakit tevazuu içindeydi Ümmetini çok severdi Her zaman hassasiyete içinde Bulunmalarını isterdi, küçük cihattan, büyük Cihada diye bir tarif getirdi, kimlere seslendi Yoksa Sosyolojik telakkiler Diye nazmı geçtik veya Samimiyete çok mu güvendi Hangi faizden, zinadan, kinden, kandan, Tefrikadan, zandan, dünyaya kanmaktan çekinilmedi Evet, seviyorduk Suya, sabuna dokunmadan, Özelimiz yapmadan, keyfiyetimizi Kaçırmadan, heveslerimize gem vurdurmadan Alelusul Konuşmaları bırakmadan, Adabımuaşereti dikkate almadan Her türlü safahattan kaçınmadan, riya Ve takiyeyi yok saymadan, itiraf ediyorduk Ümmeti Muhammet Ne kadar içler acısı bir vaziyette Hani vahdet nerede, cemaatler hizip misali Taassubiyet içinde, nüfusu artırmak, siyasi olmak, Güce ulaşmak, torpile adanmak, iltiması hak saymak Maslahatlar Üzere fetvalar vererek, kimi müritleri Ve sual edenleri rahatlatmak için emeli çabalamak Arz titriyor Kim hakkıyla ne kadar biliyor Rahmet ve mağfiret Rahmetin banisi için iniyor Ruh ve vicdan asırlardır Bizarlık içinde bekliyor, aşkın sevdası Hani diyor, gözlerden hangi samimiyetle Yaş süzülüyor, hissiyat coşkusu duyguları çok etkiliyor Mustafa Cilasun |