Gecenin seyrinde keyif ve beleşçilerOlsak şimdi yüksek bir terasta ne güzel film seyredilirdi açık bırakılmış balkon kapılarından perdesi çekilmemiş pencerelerden bir evde kavga akşamın darında bağırıp çağıran bir koca belki yemeğin tuzu fazla kaçmıştı bir diğerinde müzik şamata beleşinden seyir kiminin hastası vardır kimisi yasta giden bir sevgilidir dönmez asla belki bir cinayet bile işlenebilir sefil bir sarhoşun acımasız vuruşlarıyla gece saklar sırları bir de o röntgenciler her bir sırra vakıf kim görebilir dedektif bir çift gözün utanmaz bakışlarını kim farkedebilir akşam o telaşta bir başka ev loş ışıklar derinden gelen bir gramafonun sesi ve kimbilir hangi bestekarın bestesi loş ışıklar içindeki belki altmışlık ihtiyar bir çift kutluyordur özel bir günlerini müziğin eşliğinde ilk tanıştıkları günün unutulmaz anısıyla dansediyordur hiç durmadan ağlayan bir bebek sesi ve onu piş pişleyen annenin uykulu ninnisi sonra tek tek sönen ışıklar ay ışıyınca göz kırpınca yıldızlar başlar gecenin büyüsü kızarmış bir dilim ekmekçesine ay iner denize yıkanır sevgilisiyle el ayak çekilmiştir köşede bucakta bir kaç fısıltı bir şarkı tutturur yalnız adam geçmiş günleri yad ederek "mavi nurdan bir ırmak gölgede bir salıncak" yalnız adam belki bir şairdir belki bir yazar gökyüzüne çıkıp toplayıp tüm yıldızları her gece karşı pencereden gördüğü o peri ki ak gelinlik misali cibinlikli yatakta yatan o güzeller güzelinin hayali perisinin üstüne serper her bir yıldızı belki karşı bir pencerede belki yalnız bir kadın uyumamıştır yani bir başkası da sizi gözetliyebilir yalnız bir kadın 20/Temmuz/2013/Cumartesi/Bodrum Yüksel Nimet Apel |