Pir-i Şahın Sultanı
can-ı bende can parem
gönlümün baharı sultanım gam yüklü asil kervanım doldur busene huzur-u şanı bükme boynunu dert ile ol saadette açan gülüm şanlı gün az kaldı gelirim pir-i şahın devran değiştirdi arş-ı alada secdeye durdu tarık-ı şurada aman diledi gönül verdi hak bildi seyran yeri nurla doldu gayrı seferi sükut içinde şan-ı yüksek bir ordu sema-i aladan gelir sana doldur gönlünü bolca arş-ı aladan zikir ile oku dağılsın gam-ı keder nuru şahane sultanım sarılırım ruh-u saadetine dolanırım sine-i bahçende aşk-ı şems olan cananım pir-i şahının gönlünde pınarı cümle tarık yıldızı semada seher vaktimin nazlı esintisi Kabe-i seferimde yoldaş olanım tekbir saldım ulak ile seyrine daldım gözyaşında gamın canımda can har içinde eridi bir yandım bir kavruldum sultanım candan gülsün diye od-a gönül verdim usanmadım ala-yı seferde kalamam şimdi |