...

İtikâfa çekilmiş sevdalar biliyorum
Ve Meryem’in yerine geçmek isteyen insanlar.
Eskiyen umudumun yerine yenisini seriyorum.
Kefâreti ödenmemiş günâhlarla geliyorum BiSmi NUR…
Ve Meryem’in yerine geçmek isteyen insanlar.

Unuttum kahkahaların o Hazin Loşluğunu
Bir şeyler mırıldanıyor kirpiklerin, anlamıyorum.
Bir yenisi dolduruyor ölen dostun boşluğunu
Bir yenisi dolduruyor,Ben dolamıyorum BiSmi NuR…
Kakahaların diyorum BiSmi NuR! Unuttum hoşluğunu…

Ve bakışın Nakış nakış alnıma işleniyor,
Bir gelinin Mâhrem çeyizi oluyor Bismi NuR
Gülistanda bekleşen gülller tek tek soluyor,
Seni gören gözler donuklaşıyor Bismi NuR..
Ve bakışın Nakış nakış alnıma işleniyor

Kaç yıldız saydım bilmiyorum,
Adınla başladıgım kaç cümleyi yarıda bıraktım
Vuslat’ı Beklerken Fîrak’a mı alıştın BiSmİ NuR,
Söylesene ben sana kaç Mil Irak’tım…
Adınla başladığım her cümleyi yarıda bıraktım….

Boğulan ben miyim yalnız bu girdapta,
Yoksa var mı daha Fîrakîî’ler BiSmi NuR
Kıyametin vakti geldi sanıpta,
Söyledikleri son şarkı bu kuşların BiSmi NuR
Yakan son şarkı bu kuşları BiSmi NuR



Kimsenin görmediği bir Rüya gibi
Bu bir sır, Giz, Esrar….
BiSmi NuR ne vakit verilecek Visâl’e karar..
Kimsenin girmedigi Kapalı kapılar…
Bu Fîrak bizi boğar BiSmi NuR, ne vakit verilecek Visâl’e karar..


Alelacele Boşalttığın bu şehri,
Senden sonra bir türlü dolduramıyorum
Henüz öğrendim hayatın Lehçesini
BiSmi NuR günden güne azalıyorum.
Bu şehri senden sonra dolduramıyorum …


Ebrar Ensar VuSLaT

(11. MAYIS. 2012)