Yoruldum
Sevda ile kanarken ayaklarım ,
sana koşmaktan , seni kovalamaktan , bize kalkmaktan , yoruldum . Kaybetmekten , korumaktan , dönmekten , düşmekten , yakalayamamaktan, yoruldum . Bir görüşte , bir şiirden , aynı bakışla bakan gözleri , yazdıkça olgunluğum , okuyamamandan , görememenden , yoruldum. Zeytin dalı uzatmaktan , yorulmadım da ; yoksun günlerin ışığıydı, yağımız demekten , yoruldum . Kula kül olmaktan , yorulmadım da ; kula kul olmaktan , yoruldum . İsyana dayanmaktan , yorulmadım da, isyanlarına direnmekten , yoruldum . canımızla kanımızla beslediğimiz , incecik çizgide yürüyen bizlerimiz , kılıçlara su veren genlerimiz , kalıpta pişmiş tenlerimiz , yorulmazdım da , yoruldum / yorulmadım da ; yordun da yordun ; yoğruldum da , yoruldum . nasıl bir sınavsın ki bana , zorlukların üstesinden geldikçe , siyah çizgilerle savaştım , can evime sığmayan o can , emanetime sıkılmış o kan , kırmızıları avuç içlerimi kanattıkça , her defasında güçlendim . şimdi ; haneyi sultanı, saraya dönüştürme sırası sende ; git hadi git ; geçmişimi geleceğime topla gel , git hadi git ; bir üç beş on sene öncelerimi alda gel, gel hadi gel ; şahı sultan, ab-ı hayat suyu aksın sana gel . Gülay Göktürk |
ama genelde gözyaşlarına boğar insanları.
evet,
belki hayatın gözünde hepimiz birer insan'cığız ama, elbet bir gün ona haykırmak için fırsatlarda verir bize.
kaleminize, yüreğinize sağlık sevgili kardeşim.......