AĞLAMIYORUM ARTIKbahçesinde çamaşır serili güller pörsümüşken, panjurun tatlı pembesi solarken inceden, kalan iki yaprak da düştü kavaktan. ağlamak neye yarar ki... geceleyin karanlıkta , yıldızlar avuçlarıma da düşmüyor. geceleyin karanlıkta, ay ışığı saçlarında gökkuşağı da yok. inan ağlamıyorum, kapıyı içerden kilitlemiyorum,bil. yabancılarda göç etti çünkü. sallama çay içiyorum,sakın kızma hani -bu çay mı böyle ,içmem-derdin. porselen çaydanlık vardı ya tuz buz oldu geçenlerde. evdeki tüm soğanları doğramışım ama, gözüme de dünyan kaçmış ağlamıyorum vallahi, |