DalmışımUzaklardan Bir tren düdüğü duyuluyor Rüzgar oynatıyor ağacın dallarını Bir kurbağa Ufacık su birikintisinde -Son umut- Belki gelir diyerek prensesi Belki öper diyerek Düşlere dalıyor Düşünde prens oluyor Dünyanın yarısı babasının Diğer yarısı hisseli Yani zehir katınca kayın pederinin yemeğine Mal mülk işi kolay Sonra düşler karışıyor Güya Yüksekçe bir kuleden Saçlarını sarkıtıyor rapunzel Lakin kurbağamızda Yükseklik korkusu var Sonra çöl Sonra göz yaşı Sonra mucize Elini sallasan ellisi ... Bir tren düdüğü demiştim galiba Hafiften bir rüzgar Yalandı Aç tavuklarız sonuçta Biz uydururuz düşlerimizi Şimdi de Sıra sıra Huriler geçiyor iyi mi savrulmalar mayıs 2013 |