2
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
926
Okunma
Manevi hislerin kesildiğinde
sesi soluğu,
Çorak topraklara benzediğinde
insanın huyu suyu,
Tarumar ve derbeder duygulara
manasız saplantılar uğruna
bölündüğünde uyku…
hangi "günaydınlara" açılır gözler.
Bomboş bir hayatın avucunda
Amelsiz , emelsiz, hedefsiz
yaşanır mı öylece gayesiz.
Kalkıp doğrulma vakti gelmedi mi?
Haksızlıklar, zulumlar karşısında
dilsiz olmak yakışır mı insana.
Muhtaçken ;
şefkate, muhabbete, tatlı sözlere,
münis seslere...muhtaçken hepimiz
Nedir bu kibrimiz
Nedir bu zilletimiz
Hani nerede bizim
İzzetimiz.
Vicdanları çürümüşlere,
garipleri hor ve hakir görenlere,
yetimlere sırt çevirenlere,
öksüzlere yüz vermeyenlere,
Bakıpta görmeyenlere,
duyupta dinlemeyenlere,
dirilmemekte direnen ölü kalplere,
yüreklerin dumura uğradığı nice gönülsüzlere…
Size sesleniyorum size!
Ne fayda sağladınız şu yeryüzünde.
Kabir kapısına kadardır bu zulumler
Kimbilir sizi nasıl karşılar ötelerde zebaniler.
Yakışır mı bize!
İnsanoğlu seçilmişken Rabbine halife
Ve serfiraz edilmişken sonsuz nimetlerle
Varlık sahasında en şereflisi ,en üstünü insan ise
Kulluk hakkımızı niye kullanırız zalimliğe
Hem kendimize hem birbirimize zulmetmeye...
Yakışır mı bize.
sözüm meclis dışıdır arkadaşlar
5.0
100% (4)