Yağmur ıslatmalı yüreği,hissettirmeli firkati!Birgün nefes bitecek, an sessizleşecek Ne kadar uzvum varsa sakin ve suskun birşekilde çürüyecek Ruhuma kim refakat edecek, kalbimin feryadı toprağın nefesinde mi filizlenecek Gülen güldüğü nispette içini çekecek, ağlayan gönüller inkilabı sahibince işitilecek Hangi aydan söz etsem,derlesem İçimde biten hicranın hikayesini hangi mahcubiyetimle hastersem İnleyen nefeslerin,yıkılan ümitlerin, dağlanan bedenlerin,halinden mi bahsetsem Açlık içinde tükenen tenlerin,mahzunluk içinde bakan canın vicdanıyla hissetsem Recep,Şaban ve Ramazanı ansam İçimde burukluk yaşatan duyarsızlığı hangi adrese anlatsam Neden mağfiret ve rahmet hakkıyla anlaşılmıyor ve kalp ile yaşanmıyoru sorsam Nefsin her halinde esir eden,ruha bizarlık zerkeden iştahından mı hiç sızlanmasam Her sofra iftihara vesile oluyor Aç olan nefesler belediyelerin çadırlarında bir soluk alıyor Evler misafir etmekten niye sakınıyor, fakir ve mahzuna neden sahip çıkılmıyor Yurtlarda kalan talebeler umudun hasretiyle bekleşiyor, ama kimse sahiplenmiyor Oruç, ruhun ve kalbin olmalıdır Aç ve susuzluğa sabretmek sadece bu mana için anlaşılmamalıdır Vecdin armıyorsa, kalbin ferahlamıyorsa, ruhunun firkati ağlatmıyorsa sormalıdır Furkanın lisanından,efendimizin o tertemiz sünnetinden dem almayı anlamalıyız Hak ve hakikat için çırpınmalıyız Belirlenen vakit gelince çıngınca iftar nimetlerini tüketmemeliyiz Düşünmeti becermeli ve tefekkür ederek ruhun halinden nasiplenmeye ermeliyiz Yoksa ziyadesiyle iştahlı, masraflı ramazanlar adına oruca kapı aralamamalıyız Mustafa CİLASUN |