KABİR AZABIYağmur yağar, pusludur hava, Akar ahşap gönlümün damı, Linç edilmişken uykularım, Anam, babam yerime de uyur, Ben döner dururum yatağımda, Gelecek kaygılarım beni bulur. Zamanı gelmiş evlenecekmişim, Kim kabullenir ruhumu, Tanımadığım bir beden eşim olur, İhanet ederim o an şaka, Hayatta söz hakkım yoktur. Mecbur kalırım, boynum burkulur. Bu düşünceler benim peşimde, Bırakmaz yakamı, sebebim olur. Bir avcı diker tüfeğini, Bir kuş sebepsiz vurulur. Kan revan içinde kalır her yan, Asılır düşlerim, güneşte kurur, Mektubunu taşıyamaz olur zarf, Bir ceylan verir son nefesini, Güneşe meydan okur kanlı çarşaf. Kim bilir o gece kime sunar bedenini, Sorulmadan yar edilenler. Geceler mengenesinde sıkar. Hangi köşe başına gitsem. Korkularım karşıma çıkar. Düşünürüm deryasında aşkın, İçinde kalmışım sanki çıkamam. Kim bilir duvarlar ne sırlar saklar, Kimleri hapseder bu zaman, Kaç yosma kıvranır bu ıssız gecede, Üç kuruşluk hayallerinin altında, Işıkları yanan sarı odalar içinde. Kaç ruh sarhoş olur aşkla, Yahut derdinden balıktır rakı şişesinde, Karnıma saplanır bir hançer, İnsanlar uykularının neresinde, Şavkı yakmışım, kaderimi yazar kalemler. Darağacında ağlamaklı sevgim, Canı kalmış bir tekmelik, Söz edeme, tutulur dilim. Zehir olsa suyumda şu an, Düşünmem bir dakika bile, içerim. Oyununu oynuyor yine kahpe zaman, Küfretsem dünyaya, değişir mi? Devran döner de Mecnun kavuşur mu? Ferhat deler mi dağları? Kim siler gözlerimden akan yaşları? Herkes yarı ölümünde yine, Çık gel mezarından da, Kurtar beni anne, Kınalı kuzun, çıkmazlarda. Susarım, mecburum susmaya, Yakarken hayallerimi, Başkalarının hayallerini yakamam, Sessiz çığlıklarımı saplarım kalbime, Susarım, gideremem susuzluğumu, Kabir azabı yaşadığım bu gecede. BAKİ EVKARALI |