HALLERİM HARAPGünden güne eriyor vay benim hallerim Pervane döner durur bu gönül kapı eşiğinde Doksan dokuz ismini anar durur dillerim Köz köz edip yatırdım kalbimin beşiğinde Ayazında dondurur ateşinde kavurur Rıza lokması ister ebedi dileklerim Tükenmez arzularım yelden yele savurur Nedamet gözyaşından taşıyor yalaklarım Hayret nasıl duymamış bunca yıl kulaklarım Gözlerimi kapadım avuçlarımı açtım Ağarmış saçlarımla kara geceyi böldüm Hüzün pınarlarından seccademle ben içtim En sevdiğin kulların ismini önden saldım Bağışla beni ya rab...! tut titrek ellerimden Şu çırpınışlarımın sebebinde sen varsın Bir kez üfürsen çıkar alevin küllerimden Sen Rahman’sın Rahim’sin kimsesizlere yarsın Yananlar sende sönsün, üşüyen seni sarsın Sana gelmek istesem engel üstüne engel Şu dağlarımın ardı arkası kesilmiyor Zapt eylemiş emarem çengel üstüne çengel Yalan dünyanın zehri içimde kusulmuyor Bin türlü put Kabe’mi doldurmuşta taşırmış Her köşede bir simsar türlü renge boyalı Efsunlu sözlerinden kullar solmuş şaşırmış Bizleri Resulünden ayrı koydun koyalı Çekip gelsin ya Rab..! ya kendi yada hayali Kim neyi inanırsa inansın karışmam ben Her şeyin doğru yanı vicdanlarda saklıdır Beni senden ayıran insanla barışmam ben Ölçsün hak terazisi söylesin kim haklıdır Ne haddime nasihat Bilal’in hali harap Katlanmış günahları çözülmez ilmek ilmek Dilenci oldu bu gün bağışlasın yüce rab…! Nasibi olsun seher vakti kapısın çalmak Ömrün son deminde huzura varıp gülmek SIRLISES |