Moğollar geçti şehrimden
Güneşsiz ışıksız yaşanılır mı
Güneşsiz ışıksız yaşadığım onca yıla lanet Yaşadığım yılların zor takdimi bu Moğolların zor takdimi bu Silinmiş gözleri hatırımdan Silinsin özleri hatırımdan Moğollar geçti şehrimden Ellerinde kazma Yıktılar bu şehri Ne ustalar çağırdım imdada Dikenleri can yakarken Cadı yüzler dolaşıyor Bin başlı yılanlar Çirkin fotoğrafları var gönül şehrimin Ürkmüş güvercinlerim Silah seslerinin en acımasızında belki Ölmek varmış bir bahçede sonra varolmak gülde Kuyular kör,çeşmeler kuru Unutulmuş çiçekler Kuşlar O deniz O yöre Tutsak gibiyim bir çölde En çok da kesilmiş bir kamış gibiyim gölde Gönül şehrim harap Tenha bir yolda Yapışmak varmış Yunusun eteğine Hayatın bakir dağlarında Yıkık bir şehirim Moğollardan bu güne... Yapışmak varmış o güneşin eteğine Güneşler yontar zamanın eğrilerini |