İÇKİ MİSALİ..'
İçki misaliydi dudakların,
Her yudumunda baş döndüren.. Her damlada tadına doyulmayan, Bir baş kemiren. Sallanıyor Dünya’m dönüyor senin etrafında Güneş’im sen. Bir ateşim ben.. Git gide yaklaşan Seni yakan ben. Gökyüzün olurum inanki hep Güneş’in olurum. Geçici Dünya’daki kalıcı ’karın’ olurum İstersen eriyip bedeninden akarım Seni benden alacak yağmurun Her bir damlasını yakarım. Nimet-im dudakların, aç bırakma beni Varlığın barınağım açıkta bırakma beni Sensin tek sırdaşım, yoksul bırakma beni Yinede gitmek istersen, benide al git. Koşuyorum ayağımın direndiği yere, Sana mı geliyorum, senden mi kaçıyorum ’meçhul..’ |
Güneş’in olurum.
Geçici Dünya’daki kalıcı ’karın’ olurum
İstersen eriyip bedeninden akarım
Seni benden alacak yağmurun
Her bir damlasını yakarım.
....
ve
Bazen daha fazladır her şey... Bir eşikten atlar insan... Yüzüne bakmak istemez yaşamın, o kadar azalmıştır anlam... O zaman hemen git radyoyu aç, bi şarkı tut.. Ya da bir kitap oku mutlaka iyi geliyor... Ya da balkona çık bağır bağırabildiğin kadar, zehir dışarı akmadan yürek yıkanmıyor... Ama fazla da üzülme, hayat bitiyor bir gün; ayrılıktan kaçılmıyor... Hem çok zor, hem de çok kısa bir macera ömür; ömür imtihanla geçiyor... Ben bu yüzden hiç kimseden gidemem; gitmem... Unutamam acı tatlı ne varsa hazinemdir... Acının insana kattığı değeri bilirim,küsemem; acıdan geçmeyen şarkılar biraz eksiktir...
diyor Sezen AKSU
bence haklı
ne dersiniz?