Sana aşk demiştim CANANBir cinayetin öyküsü Dünde kalan Ve Yarına sadece Gölgesi Susmuştu Gözlerinde Kırılmış aşkın günbatımında İmbatlar Mavi Ne çoktun bende Şimdi ölü ruhuma dikiyorum kefeni Birazcık daha nefes Birazcık daha Çocukça Aklımda gülüşlerin sanki bir oyunun ebesiydim Gözlerim bağlanırken Yazılmış bir gece Çizilmiş kader kendi renginde gözyaşı Kaç bahar eder Nil’e vuran bedir Yâda Kaç yakamozdur denizin koynunda Kaç yosun daha parçalanır bu dalgayla Vururken kıyılara Şimdi pimi çekilmiş bomba Her an patlamaya hazır Volkan gibi Susuyorum İhanetinle İlk önce düşlerimiz Sonra düşüncelerimizi çarmıha gerip İçimizdeki çocuğu Astılar Yaşından önce Beyaz duvarlarımız vardı Kirlenmeden önce Oysa ne çok sevmiştim dudakların morarmadan önce CANAN Kirlenmiş teninde kargalar Oysa Bir papatyaydın gelincik tarlasında Rüzgârla savrulan gülüşlerin kalmıştı Silerken yağmurlar izlerini Gökyüzü düşüyor Kırgın olduğum bir kadın acılar salıyor içime Ateş düşüyor Biraz sessizlik Susun martılar biraz önce öldürdüm denizi Sahte bir mavi hercai nöbetinde, Kaç tanrı öldü Hüzünlü papatya gölgesinde Köpük Köpük Kırıldığımdır Her enkazıma vuranda, Şimdi dökülüyorsun düşlerimden Sökülüyorsun yüreğimden Sökül Dökül Dökündüğün aşkım şimdi karanlık Sana aşk demiştim CANAN Şimdi aşkın karanlık yüzü Ve kırık bir aynaydın ÇALIKUŞU Vurduğun yerden kanıyorken Şimdi boş koy Hangi resmi çiziyorsan içinde ıslanmış PAPATYA olmasın Aşka ihanetindir her çerçevesiz resim Şimdi gülebilirsin… Mahir ULAŞ |
"...Şimdi dökülüyorsun düşlerimden
Sökülüyorsun yüreğimden
Sökül
Dökül ..."