KadınHz. Havva ile başlayan hayat yolculuğunda hep üreten rolünü üstlendi; O bir anaydı çocuk doğurdu emek verdi, baktı-büyüttü- yetiştirdi. Tarlada işçiydi ekti, biçti ekmeğini taştan – topraktan çıkarttı. Evinde aşçıydı pişirdi- taşırdı misafirini ağırladı. O bir gelindi; erkeğinin namusunun bekçisiydi. Sevse de sevmese de boyun eğdi dünyanın mihnetini yüklendi sırtına! Bazen karşımıza hizmetçi olarak çıktı boyundan büyük işlerin üstesinden ustalıkla geldi. Köy demedi, kent demedi çalıştı; Dağı bağ eyledi, Çölü gül eyledi, Gülümsedi karanlık geceleri nur eyledi. ’Edep’’ dedi, ’hayâ’ dedi, Ar eyledi... Gittiği her yeri cennet eyledi. Nice şiire konu oldu kadın; oysa o en özlenen, o en sevilen, o en beklenendi. Belki bir vefasızın gönlün de idi. Aysel Gürel’ in Anadolu turnesinde yol kenarında rastladığı bir çocuktu kadın! Kısa bir sohbetten sonra, çaresizce kaleme aldığı bir şiirin minicik kahramanı; Yürek burkan, canı yakan, dinleyeni hüzne boğan belki de, insan yaşamının hiçe sayıldığı yerlerin hikâyesi ile anılıp artık notalar arasına sıkışan yaşanan acının ismiydi kadın, dünden bu güne bizlere gelen: ’’Yağmuru kim döküyor Ünzile kaç koyun ediyor? Dayaktan uslanalı Hiçbir şey sormuyor.’’ Diyordu, içten içe haykırıyordu dizelerinde. Belki de Ünzile hiç bilmedi çitlerin ardında var olan dünyayı ve belki de kendisi için yazılmış bu dizelerden - şarkıdan habersiz noktaladı hayatını. Oysa’’ Bir anne tüm dünyayı değiştirebilir.’’ diyordu yazar. Keşke Ünzile’de bile bilseydi diğer kadınların zorluklara nasıl göğüs gerdiklerini... Acaba Ünzile’ de kaderini değiştirilebilirimiydi? Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Annesi Zübeyde Hanımı, Liriğin şairi; Cesur Sappho’ u Yıkılmadan klanları birleştiren; Boudicca’ı Kaz dağların da dertlere derman; Sarıkız’ı Manastırda... Hildegard von bingen Zırh giydi düşmana karşı Jeanne d´Arc Sultan Ahmet meydanında bir yürekti Halide Edip ADIVAR Erzurum’da doğup balkanlarda destan yazdı Üsteğmen Kara Fatma Erzurum’da omzunda mermisi ile bir yürekti Nene Hatun Aydın’da bir güneşti iki evladını yitirdi Ayşe Hanım Fransızların başına bela oldu Hatice Hatun Bitlisli Defterdarın Hanımı Kara Fatma Şimşek Tarsuslu Kara Fatma, Gaziantepli Yirik Fatma, Nazife Kadın, Gördesli Makbule, Asker Saime Hanım ve daha daha niceleri... Kurtuluş savaşında kahramanlık göstermişti Anadolu kadınları cepheye cephane taşıdı ak elleri ile... Dağılmakta olan ülkesini kurtardı cesur Indira Gandhi Yoksulun anası kadınların sesi oldu Eva Peron Nazi´nin zulmünü ele aldı 13 yaşında Anne Frank Nesli tükenen hayvanların koruyucusuydu Dian Fossey Diktatörlüğe darbe vurdu Benazir Bhutto son sözü direnenlerin söylediği Bu nesnel dünyada 8 Mart 1857 de ABD’nin New York kentinde 40.000 dokuma işçisi daha iyi çalışma koşulları istemiyle bir tekstil fabrikasında greve başladı. Ancak polisin işçilere saldırması ve işçilerin fabrikaya kilitlenmesi, arkasından da çıkan yangında işçilerin fabrika önünde kurulan barikatlardan kaçamaması sonucunda çoğu kadın 129 işçi can verdi. ABD’de kadın işçilerin bu katledilişi nedeniyle, Kopenhag’da 1910 yılında toplanan Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı’nda 8 Mart, Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak belirlendi. 8 Mart, 1975’te BM tarafından Dünya Kadınlar Günü ilan edildi. 8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN İsmail KOCA (Fizani) |
Selametle...