Garibin yeriGaribin adına, şarapçı derler. Gelen vurur, giden vurur tekmeyi. Bu neden içerdir, hiç demezler, Ve bilirler, tekme tokat dövmeyi. Otur da bir dinle, nedir öyküsü. Bir hanımı varmış, ömrün törpüsü, Oysa şu kendisi, dünya’m dürüstü, Elleri uysaldır, bilmez dövmeyi. İhaneti görmüş, sevgi yolunda, Yılan görmüş gibi olmuş, koynunda. Şeytana uymadan kovmuş sonunda, İçkiyle, kumara, vermiş kendini. Falezler sokaklar, olmuş hep evi, Yine’ de kızmaz, üzmezmiş kimseyi, Şarapla, kumardan, bulmuş çareyi, Zamanla unutmuş, aşkla sevgiyi. Akşam olup girse, taştan inine, Ekmek soğan yermiş, yemek yerine, Bu hep şükr’ edermiş, doyduğu güne, Yanında, yatarmış, kedi köpeği. Ölüm bu yakalar, garibi kışın, Derler bu ayyaştır, götürün atın, Kılınmaz namazı, garip yatanın, Öldüğü yer olmuş garibin yeri. 26 Şubat 2013 Ahmet Yüksel Şanlı er Antalya. Bu şiirin hikayesi anılar bölümünden “Alma mazlumun ahını çıkar aheste, aheste” olarak okuyabilirsiniz.Teşekkür ederim. |
Yüreğine kalemine sağlık, yürek sesin hep çağlasın
Saygılar