DÖRT ELLE SAVUNULMALI HAYAT
Yaşamak serüvendir biraz da
Kendi halinde bir kayık gibi Çarpmak kayalara Çırpınmak direnmek Herşeye rağmen vazgeçmemek hayattan Daha dün sınır illerinin Bereketli ovalarını sarıya kesen Ayçiçeklerinin seyrine çıkardım Balkan köylerine yolum düştükçe Peçenin yerini "ferace" denen Siyah giysilerin almışlığına şaşkınca bakardım Daha dün dağların ve yamaçların Nemli yosunlu loşluğundan Göğe "merhaba!" diyen Kayın ormanlarındaki görevime Sevdalıydım yanıktım Genç kızların ellisinde anaların Orman ürünlerinin üretimine Katıldıklarına canlı tanıktım Daha dün beş minaresi Tek fabrikası olan Kürt illerinin birinde gezinip dururdum Kükürtlü bir kaplıcaya çevre köylerden Baharı anımsatan giysileriyle kadınların Çamaşır yumaya geldiklerini görürdüm Nerden çıktı şimdi Mimoza çiçekleri ve deniz Hoş kokulu güleç yüzlü kadınlar Ben ben olalı bu kadar yakın Bu kadar iç içe olmadım Orman deniz ve kadınla Ey hayat! Seni dört elle savunmaya hazırım Serüven kokan mayhoş tadınla... |