Ölüme kurban olayım
Ölüm temizliktir
Bir de sürünmek var
Bir de sürünmek
...
Bir kiraz ağacında
Önce çiçek oluyorsun
Sonra kiraz
Derken olgunlaşıyorsun
Teker teker toplanıyorsun bir sepete
Duşa sokuyorlar seni
Kese atıyorlar
Kenarları yaldızlı tabaklarda
Servis ediliyorsun iştahlı ağızlara

Sıra sıra
İnci gibi dişlerin arasından
Veya yol çalışmalarından dolayı
-Taş toprak mucur-
Hoplaya zıplaya
Bazen çekirdeklerini bile ayıramadan
Bir çukura düşüyor o narin gövden

Asitle ıslatıyorlar seni orda bi güzel
Sonra presliyorlar
Eziyorlar
Eziyorlar
Bokunu çıkarıyorlar

Dünyalar güzeli yüzün
Vişne çürüğü rengin
Hakileşiyor
Siyahlaşıyor
Sarılaşıyor

Uzun bir paletten düzensiz balyalar halinde
Yuvarlak bir delikten
Başka bir yuvarlağa fırlatıyor seni sistem

Sonra sifon çekiliyor üstüne
Sonra vıcık vıcık bir karanlık
Sürüngenler
Kurtcuklar
Mikroplar
Zebaniler

Zaman anlamını yitiriyor bir süre sonra
Boşlukta hissediyorsun kendini
Amaçsız
Kedersiz
Sevinçsiz
...
Hiç beklemediğin bir anda
Kapılar açılıyor
Sayım yapılıyor
Hesap kitap
İstifliyor seni sistem
Bölüyor
Ayırıyor
Hafızan okunuyor bir şekilde
Hayatın okunuyor

Dışarda iki traktör kasası
Birisi domuz çifliğine taşıyor seni
Diğeri gül bahçesine
Çayırlar içinde bahçe
Irmaklar
Gölgelikler

Çiflikse sefil
...
"Eee
Nerde ölüm"
-Dedik ya olumm
Olsa keşke
Ölüme kurban olurum





savrulmalar ocak 2013