su/ya..yüreğinin derinliğinden gemiler geçiyordu gemiler gözlerindi gemiler ellerin gemiler yüreğin yüreğin yüreğimden geçiyordu.. ge-çi-yor-du! .. yokluğunda çıkıp omuzlarıma balıklama atladım kendime boşluğuna çakıldım sevgili süt dişimi yuttum sonra ve ağrımaya başladı sol göğsümün altı ve zaman işte o zaman ki ciğerlerime senli çektiğim havayı var edemedi hiçbir güç ve şimdi kendi cesedine gökyüzünden bakan bir ölümlünüm gözüyle su/su/yorum kaç zamandır düş/tüğüm boşluğunun içersinde vücudumu yosunlar kaplıyor tüm hüzünlü şarkılar benim sesimi kesip ceset torbasına koyun beni saklanmak kim bilir belki de ak/lanmak istiyorum ki asla işlemediğim suçlardan nehirleriniz kuru mu aksam diyorum denizlere el ele ki kendi bataklığımda enkazım izlerim tabansız yolların kumsuz izlerinde göz bebeklerindeki ateş böcekleri doluyor ciğerime kül olup eriyorum ve ben bir papatyanın yapraklarında biriken sular ile boğulup yüreğimde taşıdığım aşkla gülümsüyorum kendime balıklama atladığım her yerde derin bir boşluğa gömülüyorum... (…) |