PERİŞAN 1
Kış yaza dönüştü buzdağı çözdü
Kışlar kurak gitti göller perişan. İnsan cimrileşti fakiri üzdü Bol hayır dağıtan eller perişan. Allı açılmıyor tarlada güller Doğru söylemiyor ağızda diller Bize ait değil kollarda eller Karga kondu dala güller perişan. Peruklar pahalı örtmüyor başı Bulursa yer oldu yetimler aşı Uyanık koyuyor yerine taşı Saçları dökülen keller perişan. Küçüklü, büyüklü götürür bizi Bükülmeden gider uzatır dizi Doyumsuzun bile kapanır gözü Kolları kırılmış sallar perişan. Herkes rol yapıyor duruma göre Nefse hâkim oldu gelenek, töre Kötülük yapılır göz göre, göre Şahsiyet yitirmiş haller perişan. Tahsilli, okuyup, yazan, gezenler Haset, fesat dolu, dostu ezenler Davet edilmeden koku sezenler Yazar, şair olan kullar perişan. Korkuluk üstünde geziyor başlar Sevgisiz kalpleri doldurmuş taşlar Dursunî dilsizdir konuşur kaşlar Ayak, baş arası beller perişan. – 13/05/2007 |
yetime el uzanırdı bir zamanlar, başını okşardı.
yetime el uzatılıyor şimdi, başına vurmak, kakmak için...
yüreğinize sağlık, sizin gibi sağlam yürekli vatandaşlarımız sayesinde KURTULACAK bir nesil... inşallah.