Gerek...
Gerek...
Ben cahil deyipte,hor görmem kulu Öğretmek görevim,o doğru yolu Yurdun her yanına,açıp okulu Cahile ilmini,bildirmek gerek... Çağlayan dereler,denize koşar İnsanlar beşerdir,elbette şaşar Cümle iyilikler,sevgiyle başlar Sevgi yumağını sardırmak gerek... Bizler dursak ilim, durmaz deyipte Bilgi ekmeğinden,lokma yiyipte Şu Mars tepesine,bayrak dikipte Ata’nın yüzünü,güldürmek gerek... Bilgini satmazsan,ne işe yarar Bilmeyen hayırı,hep şerre yorar Akıl kerpicinden,bilimdir duvar Bilgi duvarını ördürmek gerek... Boşta kalıp aylak,aylak gezmeyin Gücüm yeter deyip,zayıf ezmeyin Kötü yola düşüp,bizi üzmeyin Şeytanın benzini,soldurmak gerek... Bu sözlerim küpe,olsun kulağa Hep büyüktü derler,kaçan balığa İlimdir elbette,yol uygarlığa Uyuru uykudan,kaldırmak gerek... Elbette dost olan,dostunu özler Düşenlerin dostu,olmazmış derler Şimdi hep birlikte,verelim sözler Düşeni tutupta,kaldırmak gerek... İnsan gamla ölür,demirler pasla Sırtını her zaman,dostuna yasla Siz küçük görmeyin,düşmanı asla Yılanı küçükken,öldürmek gerek... Aç karına içme,demlice çayı Gün gelir yetişir,atına tayı Cehalet yangını,sarmış dünyayı Bilimin suyuyla,söndürmek gerek... Cahiller köşede,kadere ağlar Böyle geçmiş bizim,epeyce çağlar Bilgiyle dolmalı,körpe dimağlar Makus talihleri,döndürmek gerek... Öğretmenin senden,bunları umar Ocaklar söndürür,içkiyle kumar Elinin tersiyle,vurarak şamar Bu köhne gidişi,durdurmak gerek... Mehmet’in bu aşka,içi yanıktır Cahillerin yüzü,daim soluktur Bilgi havuzunda,okul oluktur Akarken testiyi,doldurmak gerek... Ulvi mehmet |