Bir deri bir kemik Aşkımız...
Bir deri
Bir kemik acımız Aşkımız... İçin için sızımız Alev alev tutuşmaya hazır Kırağı vurgunu sevişmelere yanık Kıskanacak gündüz geceyi Nöbet tutuyor kasırgalar Şimdi tüylerimin ırmağı Akıyor yüreğimden yüreğine Göbeğinin girdabından Süzülüyor esrarlı yerine Ateşler sarıyor etrafı Odam tutuşuyor Kokun sarıyor benliğimi Dilimde bir alev Şevişiyor kendince Tutuluyor bebek yüzlü mahremine Ayırıyor ağrıyan belleri Kapaklarını açıyor sessizce Giriyor diplerine Köpüklü gözler kıskanıyor Yıldızların ötesinden Mavisini arıyor Bense derinliklerini giyinir dururum Bir senden Bir benden Buruk sahillerine vuran Vurdukça inleyen İnleten Çöken yağmur misali Damla damla toprağına susayan Bir deri Bir kemik aşkımız Erim erim eriyen Alev alev tutuşan Recep Yeşil Ataköy... |