çeşmenin kağıtları
dananın zayıflattığı beden
kağıt olacak birazdan kağıdı yakacaz dumanı çıksın üzerimize cıvıl cıcıl kuşların sesleri arasında geziniyoruz vejeteryan soluklarına aldırmadan çişleyen şelalelerin ıssızlığında sesler akar üzerimize balıklara değer ellerim ayaklarım uçarız asansöründen yılların asansörün arkasında yükseliriz bir geçmiş mazilerimizi alarak sırtımıza biraz önce güneş açtı enderin dirseğini kırmış bir gülümsemeyle kalkarken kalemin sesleri arasında çeşmenin kağıtlarını ıslat üstüme yak dondur kalemini vur göğsüme canı canla birleştir sonra yakılsın ellleri sözcüklerin ufukları arasında değişsin kanterin kantarla beni vur hazinenden eklerimi yırt sineni ağlat beni benden yana güldür sonra vicdanım ses vermez pozitifliğim negatifliğimden daha ağırsa.. |