DÜŞ
aldığım her nefes kalıyor boğazımda
yureğim çırpınıyo ellerim terli soğuk bi tarafımda dostoyevski sara krizi geçiryor diğerinde öksuruyor mendili kanlı kafka kafamda sonsuz boşluk ve belki birazda telaş var ilerde gandhi özgurluğe yuruyor bense, prangalı anahtarı cebimde gökyuzu mavi hala ama deniz kandan kızıl atilla ilhan maçkada bi gemide oturmuş kimbilir hangi vefasıza ,uzakda gözu şiir yazıyor seni duşunüyorum yeşil gözlerini sessiz sesini koşarak lou salome gelliyor yanıma peşinde nietsche elinde kırbaç bıyıkları salya varıyorum bir çeşmeye ağzım kumdan kurak yaraları aşktan bir kadın bakıyor usulca su dolduruyor furug ,elinde bir kova bır hortum yaklaşıyor içinde sayfalar başımın ustunden geçiyor uzaklara doğru açıyorum gözumu önumde bir resim üstunde guluşun beni selamlıyor ayağımın altında acı bi soğukluk var paslanmış raylar bana yapışıyor karşıda bir tren kaderim gibi peşimde bir anda her yer pamuk beyazlaşıyor akşam oluyor sonra birden ilerde sen parlayan 2 çift yeşil göz elimi tutuyorsun önce dudaklarımda dudakların ruyamı gerçek mi surgularken kendimi seni senden çok seviyorum diyorsun yuzumde bir gulumseme havaya bakıyorum ah evet bu bir rüya uyanmasam diyorum... |