GÜLE GÜLE SEVGİLİMŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Bir gün, Sevgili Peygamberimizin kızı Fâtıma-ı Zehra "radıyallahü anha" Resûlullahın huzuruna geldi. Babasını görünce, ağlamaya başladı. Resûlullah Efendimiz buyurdu ki: -Ey kızım Fâtıma! Seni ağlatan nedir? - Ey Babacığım, dün gece, Efendim Ali ile aramızda bir konuşma oldu. Kasıtsız söylediğim bir söz yüzünden Ali bana kırıldı. Ali’nin kırıldığını görünce, özür diledim, benden razı olmasını, yüzüme gülmesini istedim, dedi. Sevgili Peygamberimiz de buyurdular ki: - Yavrum, bilmez misin ki, kocasının rızası, Allahü teâlânın razı olmasına sebeptir, rızasızlığı da O’nun rızasızlığına sebeptir. Ey Fatma! Ne mutlu o kadına ki, kocası ondan razı olur. O ise, her gece ve gündüz, kocasının rızasını arar. Böyle olan kadının bu hâli, bir sene nafile ibâdet etmesinden daha iyidir. Ey kızım! Kadınlar için amellerin en üstünü, kocasının emrine itaattir. Allahü teâlânın farzlarından sonra ve kocasının emrine itaatten sonra kadınlar için, yün eğirmek, iplik bükmekten üstün iş yoktur. Bir saat yün eğirmek, iplik bükmek, yahut dokumak için oturmak, kadınlar için bir sene nafile ibadet etmekten daha iyidir. Dokudukları her iplikten, amel defterlerine bir şehid sevabı yazılır. Kadın, kocasının hakkını gözetince, Cennetteki makamını, dünyada iken görmedikçe vefat etmez. Kadının kocası ile bir saat (bir müddet) oturması, Kâ’be’yi tavaf etmesinden daha iyidir. Ey Fâtıma! Erkek hanımından razı olunca o kadın Cennete hangi kapısından isterse girer). Ensâr’dan Esmâ binti Zeyd (r.anhâ) bir gün Resûlullâh (s.a.v.)’ın huzûruna geldi. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) ashâbı ile beraberdi. Şöyle konuşmaya başladı: "Anam babam sana fedâ olsun Yâ Resûlallâh! Ben, kadınların sözcüsü olarak sana geldim. Allâhü Teâlâ seni hem erkeklere, hem de kadınlara gönderdi. Biz sana ve inandığın Allâhü Teâlâ’ya inandık. Ancak bizler, evlerimizde kısmen mahsur durumdayız. Evlerinizde oturur, çocuklarınıza bakar ve hacetlerinizi gideririz. Siz erkekler ise, bazı husûslarda bize üstün tutuldunuz. Cuma ve cemaat namazlarına katılır, hasta ziyâret eder, cenâzelerde hazır bulunur, hacceder ve umre yaparsınız. Bundan da mühimmi Allah yolunda cihâd edersiniz. Siz hac, umre ve cihâd için yola çıktığınızda, mallarınızı korur, elbiselerinizi dokur, çocuklarınızı terbiye ederiz. Bütün bunlarla ecir ve hayırda size ortak olabilecek miyiz?" diye sordu. Bunun üzerine Resûlullâh (s.a.v.) ashâbına döndü ve; "Dînine ait hususlarda, bundan daha güzel soranı işitti-niz mi?" buyurdu. Ashâb da ’Bu kadar beliğ ve güzel söyleyebilecek başka biri olsun sanmıyoruz.’ dediler. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) sonra Hz. Esmâ’ya dönerek; ’Ey kadın, şunu bil ve ardındaki kadınlara da bildir ki, bir kadının, kocasının isteklerini yerine getirmesi, bu ibâdetlere hazırlanmasında ona yardımcı olması, onunla güzel geçinmesi, erkeklerin bütün bu saydığın ecirlerine denktir.’ buyurdular. Hz. Esmâ (r.anhâ) da sevinçle döndü. Bu sebepten Resûlullah Efendimiz, (Eğer bana, birinin diğerine secde etmesi emir olunsaydı, kadınların kocalarına secde etmelerini emrederdim. Çünkü kocanın, hanımı üzerindeki hakkı çok büyüktür) buyurdu.
Deniz usulca temizledi kiri,
Gerçekler yalan oldu sayende, Köpük köpük ağlamaklıydı sesi, Yıllarca bir hiçmişim gözünde, Birbir fısıldadı bildiklerini, Ay yakamozla düşmüş üstüne, Meğer buymuş vazgeçmenin nedeni, Ağladım sarılıp sevdiğim sene. Pınarları kurudu gözlerimin, Bana arkadaşını söyle aşkım, Sana kim olduğunu söyleyeyim. Yazık ki her güleni sen dost sandın, Hep bana asi oldun sevdiğim, Namertleri kucakladın. Sen sevdiğim kadın değilsin, Adını unutturacak sana pişmanlıkların, İlhamını yitirecek benliğin, Hatanı anlayacak pişman olacaksın, Allah sana bensizliğinde unutturacak, Bir tek adımı unutamayacaksın. Bir gün yaradan bir köz yerleştirecek, Kalbinde başlayacak ömürlük yangın, Bensiz nefes alamadığını anlayacaksın. Lakin bir faydası kalmayacak aşkım, Sensiz nefes alamadığımı söylediğimde, Sen daha da nefessiz bırakmıştın, Vazgeçerken merhametsiz kalbinle, Rüzgar fısıldadı kulağıma usulca, Ağlamalarına yaş eklemiş melekler, Tövbeler dolanacakmış diline zamanla, Kimse ben olamayak, haykırırken düşler, Nereye baksan beni göreceksin, Rahat bırakmayacak seni ölüler, Yar sevdamızı hiçe saydıkça, Anlattılar bana seyitler, Ben bir hiçmişim sende yıllarca, Ve sen hiç sevmemişsin beni, Anladım sevgili anladım, Gün gelir anlarsın sende bu faniyi, Bak sana hayır dualar yolladım. Kinden eser bulamazsın kalbimde, Buğuz edip yok etmem sevgini, Boğdurmam aşkımı ucuz nefrete, Git, kim benden daha çok sever ki seni, Git kapı açık, istemiyorsun madem, Aynalarda tanıyamayacaksın kendini, Sen oldun bu aşkı bitirip öldüren, Oysa sende hiçmişim, Yakamoz üstüne düşerken, Ben her gece sende bitmişim. Seni içimden iki kere terkediyorum. Kendi ellerinle bende hiçleştin. Seni sevdiğime pişman değilim. Kalbimde bulamazsın sana dair, Zerre kadar izini gurur ve kinin, Unutma kimse ben olamayacak, Unutma adımı unutulsa da ismin, Sen olamazken bana yaren-i aşk, İşte kapı, yolun açık olsun sevgilim. Aldığın nefes bile sana yaramacak, Gözün aydın, kurtuldun, artık bensizsin. Beni aşkınla gömerken ayaküstü, Hatırladın mı bunu sen istemiştin. Duaların kabul oldu sevgilim, Bensiz attığın adım değil adım, Gözünde olacaksa göz izin, Parmak uçlarımdaki aşkı arayacaksın, Ağlamak istersen, açık dizim, İtaat etmeyi öğrenip annelerimizden, Herkese asi ol, bana olmayacaksın sevgilim, Bilirsin bana asi olanı sevmem sadece, Kadın itaat eder erine, Ama anladım sevgilim, Erin değilim ki itaat edesin, Deniz geldi temizledi tüm kiri, Yalan oldu bildiğim hayat gerçeğin, Pişman değilim sevmekten seni, Üzüldüğüm tek şey, sendeki hiçliğim, Madem yolu gösterdin bana, vazgeçtin, Gölgem bile kalmasın o taş kalbinde, Gitmek vaktidir bu an, Bir aşk ateşi düşsün kalbine, Sende hicran cehenneminde yan, Muhannetin oynaşırken gözünün önünde, Ben sana ağlayacak omuz veririm. Sevemez ki seni benim gibi kimse. Madem istemiyorsun, vazgeçtin. Ardıma bakmadan giderim. Kim kalır istenmediği yürekte, Ağlayacaksın, anlayacaksın ömrünce, Birgün dönersen geri, Anahtar paspasın altında aynı yerde, Yeter ki gör kıymetini, Köşkünün kapısını kilitledim, Kavlime sadığım, emanetin gibi sevdiğim. Hadi git sende, Hastane yoluna yaklaşmadan git, Sevdiklerin görmesin benle, Terkedilen bir tek sen değilsin. Gün gelir çektirdiklerini çektikçe. Anlarsın sevgilim. Güle güle Ben senin hiçinmişim. Ben sende, Koskoca bir hiçmişim Yalanmış gerçeklerim üzülme, Güle güle sevdiğim. Ben ayaküstü bıraktığın yerdeyim. BAKİ EVKARALI |