KAYISI ÇEKİRDEĞİNDE YÜREĞİM...
KAYISI ÇEKİRDEĞİNDE YÜREĞİM...
İlahi bir sır gibi akan soğuk suları gördün mü? Kayısı baş kenti Malatya’ya geldin mi? Ocakbeyi kimdir diye sordun mu? Sen hiç taşla kaysı çekirdeği kırdın mı? bir tanem. Kayısı çekirdeğini ezmeden tek vuruşta kırmak, Bir hüner istiyen iş. Hızlı vurursan kırılır,ezilir her şey. Darma dağın olur... Tek vuruşta ezmeden kırarsan kutlamak gerek seni. O zaman Malatya nufusuna kayıt ol. Kaysı çekirdeğini kır istediğin kadar. Bütün Malatya kaysıları senin olsun. Benim garip gönlümü kırma ne olur... Ocakbeyden tüm dostlara selam olur. .. KIRILAN KAYSI ÇEKİRDEĞİNDE YÜREĞİM... .. Ben Malatya bulutunun. Gözü yaşlı yağmuru. Sen kayısı dallarında nazlı çiçek. Ruhun beyaz bir gelinlik giyecek. Sevdadan umuttan yana. Işık olcak nur olacak üstüme. Bereketli yağmurlar gibi... Yağacak hüzün dolu yüreğime. Anlamadın sevdamı kırdın beni. Dokuz paça ettin yüreğimi... Arım, balım peteğim, benim nazlı çiçeğim. Hep seni sevceğim... Ben Malatya rüzgarının Nazlı haşin çocuğu. Sen hüzünlü melek. Sevdalar içinde bir kara sevda. Sevmiye yürek gerek. Gönül mihrabında gördüm . Sevgiyi acıyı hep. Seninle yaşadım, seninle ağladım. Dönmiyecek geminin son yolcusuyum. Arım balım, peteğim benim güzel çiçeğim. Hep seni seveceğim... Ben Malatya kayısısında. Kocaman bir çekirdek. Bilirmisin işte o kaysı çekirdeğini. Taşla kırılır tek vuruşta. Daha yerine gelmez tane. İşte o kayısıdaki çekirdek gibi. Birden kırdın taşla ezdin başımı. Ben ağladım görmedin gözyaşımı... Dokuz parçaya ayırdın yüreğimi. Arım balım peteğim, benim hüzün çiçeğim. Seninle öleceğim... __________________ Arif Ocakçı-Ocakbey |