"Gezme Ceylan Bu Dağlarda ..."
Kurdun biri acıkır, dere tepe dolaşır;
Görür bir körpe ceylan, nasibine ulaşır! Ceylan kaya başında, kurt oraya zor çıkar; Onu indirmek için, türlü yalanlar sıkar… “Endamına hayranım, badem gözlüm gül ceren; Yok benzerin dünyada; sensin gönlüme yaren!” Kurt, ağzında türküyle, ceylana name yapar; Ceylan kandı kanacak; nerdeyse aklı sapar! Kurdun planı tutar ceylan artık ağında; Uzun havaya başlar; duman Urfa Dağında… Urfa’nın türküsüyle ceylan kendinden geçer; Ardından da bir bozlak, hem söyler hem de içer! “Ceylanım düşeceksin; in çabuk beni üzme; Ben seni gezdiririm, ahu gözlerin süzme!” “Aşağıda çayırlar, boyu aşan otlar var; Irmakta su bol, temiz, üstünden gamı savar.” Ceylan sarp kayalardan, tam aşağı inerken; Annesinin öğüdü, gelir aklına derken… Kurt meraklanır sorar; “neden inmedin gülüm; Sensiz yaşayamam ben; bana nimettir ölüm!” “Anneciğim demişti kanma elin sözüne; Ben uyandım hain kurt; kezzap aksın gözüne!” Yabancının sözüne sakın ha kulak asma; Belki kalleşin teki, takar boynuna tasma! MURAT CANBOLAT |
Teşekkürler, selamlar, saygılar...