HÜZÜN KOKAN SU
Taşlar atılırsa durgun sulara
Büyüyen halkalar çizilir ardı ardına Kimi yaşamlar teğet geçerken halkalara Girdaplarda boğuluyordur habersiz mutluluk Ve hüzün kokuyordur berrak su. Saklambaç oynarken yüzlerde tebessüm Her daim neşeyi sobeler acı Kuytu ve eski duvarlarda Savaş oyunu oynarken bahçede çocuklar Anaların feryadı yankılanır arka sokakta Barut kokusu bulaşmış barışa Saatin ve dakikanın ucundaysa ölüm Faydasızdır artık susturmak için zulüm Acı ve keder yüklenmişse gözyaşına Kimi elde barış oluverir yazı Dudaklardan güzel sözler dökerken Ozanlarda artık dertli çalar sazı Mevsimlerden bahar bile olsa Birdaha eski renginde açmaz çiçek Ötmez kırdaki özgür kuş Sular eskisi gibi duruluncaya dek Soner BAYKAL |
selam ile üstad