Yolcuyum Bilinmezde
Hazan rüzgarları eser,sert çarpar yüreğime
Hüzün yağmurları yağar, bu titrek bedenime Yas yeri sanki heryer,kasvet çökmüş üstüme Soğuk terler dökülür,baştan başa tenime Yolcuyum bilinmeyende,sis oluşmuş önüme Kanatlarım kırılmış,gem vurur benliğime Kuru ağaç gibiyim,yel vurur dalarıma Ayaklarım taşımaz, sızı iner dizime Yabancıyım kendime,şimşek çakar beynime Yalnızlık hüküm sürer,kalabalık seyrime Nefes almak zor gelir,kararmış ciğerime İstilaya uğradım, terk edildim harabe Gök kuşağı çalınmış,renksiz gri tondayım Oyuncağı alınmış,mahsun çocuk gibiyim Dalından koparılmış,solmuş gonca gülüyüm Evrenin boşluğunda,dolanan göktaşıyım Dinmeyen kar adlı kitabımdan Gündüz kitapevi |