“Ölüm asude bahar ülkesidir bir rinde.” demiş ya -Y. K. Beyatlı.

Şair "hayır" demiş, ölmeden kalmaya, aşk-ı melal acıların dayanılmaz ıstırabına...

Ölümse yaşanacak ve kurtuluşa erecekse yürek bedenle birlikte, o zaman "eyvallah" demiş sükuta...

Mısraların gizemli dünyasına bakalım biraz da, üstad şiir düşen gönlüyle nasıl feveranlara gark olmuş, eşsiz güzellikteki fonun huzur veren sesiyle beraber, Nebiha Hanım'ın efsunlu seslendirmesi eşliğinde...

şiir düştü gönlüme
düştü şehrim
k a l e l e r i y l e
bir meczup ağlar surlarında
lügatimde tek darbeli ayrılık


Aşka susamış yüreğiyle gönlüme şiir düştü diyor şair... Ruhun en gizemli ücralarına varan bir teslimiyetle esir alınıyor yürek yürek. Ayrılığın dayanılmaz, katlanılmaz feveranlarını hissediyor/ hissettiriyo efil efil...



...


duygularım aşk-ı lâl
m e l a l
ah yâr…


Duygularım hayali sükutuna sarıldı, aşkın lâll haliyle... Dertlere savruluyor melal bir yürekle, "yâr" sebep sensin diyor acılarıma...


alt üst oldu zaman
peyda oldu yirmi dört saat ansızın
b e r d e v a m . . .



Tüm zaman anlamını yitirdi, altüst olmuş bir yüreğin darmadağın halleri serilmiş ortaya. Öyle bir hal ki sonsuza kadar sürecek yürekte diyor.


akmasını isterken zamanın
İnadına akrep yelkovan işkencem
beklerken geçmesini acının
aşkın cilvesinde n/asır tuttu b/ağlarım…

zaman ağır
koca bir dağ
ağır çekim saatler
sağır tüm vaveyla…


Zamanın anlamsızlığına vurgu devam ediyor dizelerde. Zaman geçmiyor, tüm suskular içe dönük, yürek tarümar bir halde...


...

gidecek yerim yok
rotasız yürüdüm yollarda
parklarda dolaştım
son ışıklarında güneşin
b/ağrım aşk-ı firak
koparamadım can kırıklarını…

karanlık t/araf
yıldızların feri sönük
kırık dökük
kronik tüm kuytular…


Yolsuzum, çaresizim, aşkın elemiyle, hüznüyle araftayım diyor şair.Çaresiz bir teslimiyet içinde, tüm heyecanlarının, coşkularının bu elemle beraber anlamlarını yitirdiğine vurgu yapıyor...


...

şişleniyor içimde etlerim
nefes alamıyorum
n e d i r ?
yüzyıllardır bitmeyen melanet
p e k i
aşk nedir?
nedir bu etkiler…
bağışıklık kazanır mı kalp?
atamadım aklımı başımdan…


Aşkın tarihsel bir geçmişine göndermeler dikkat çekiyor dizelerde. Bu insanlığın tarihi kadar eski bir duygudur ve insanlık kadar geçmişe sahiptir.Bundandır bu duyguların perperişan savrulmaları belki de diyor. Bu duygunun evriminin bir sorgusu yapılıyor, kimbilir, belki de şair bu acıları yaşamaktan dayanılmaz bir huzursuzluk duymuştur. Keşke olmasaydı da yürekler böyle yanmasaydı der gibi... Aşkın bir hali daha vuruyor yüreği... Sitemkâr, belki de isyankâr bir edayla...Ve bunu atamadım aklımdan, başaramadım diye de bir özeleştiri yapıyor çaresizliği kabul ederek...

...

s ü r ü k l e n i y o r u m
son hızla
duygusal bir çarpışmaya…


Aşkın cezbeden cazibesiyle, her türlü açmazlarına vurgu yaptıktan sonra içindeki boşluğa ve aşka susamışlığa yöneliyor şair... Gönlünün sultanını arıyor.


Her iki dost yüreği de can-ı gönülden tebrik ediyorum.